Yetişemiyoruz... Ülkemizin gündemi o kadar hızlı değişiyor ki yetişmeye, takip etmeye kesinlikle imkan yok. Sabahtan akşama ne olacağını hiç kimse kestiremiyor.
Olaylar karışık, kafaları allak bullak ediyor. Ama bu durumların doğru veya yanlış olduğunu her şeye maydanoz olan “sosyal medya” karar veriyor.
Gelecek dönem için ülkemizin ilk cumhurbaşkanı aday adayı olan Ekrem İmamoğlu’nun diploması iptal edildi. Bu konunun neden böyle olduğu açıklığa kavuşmalı. Çünkü ilgili üniversitenin “diploma yasaldır ve geçerlidir” diyen yetkilisi kısa bir süre sonra görevinden istifa edip/ettirilip, yeni gelen kişi de tereddütsüz bir şekilde “diploma geçersizdir” demiştir.
Bu çok tartışma götürecek bir konudur.
Esasen skandal.... Hem de çok büyük skandal. Ben fetö dönemleri haricinde böyle diplomaların iptal edildiğini, sınav sorularının çalındığını, kişiye özel mülakatlar yapıldığını pek hatırlamıyorum. Onların böyle şeyler yaptığı belirlendi, belgelendi, açıklandı. Yani garipsedim...
Akşam duyulan bu haberin ardından sabah kalktığımızda gündemin allak bullak olduğunu, yeni konular çıktığını, flaş olayların yaşandığını, piyasaların tepe taklak olduğunu öğrendik.
Çoğu insana siyasi arenada Ekrem İmamoğlu’na yapılanlar çok mantıklı gelmiyor. Zira ülkenin dört bir yanını şehir şehir dolaşan bir siyasetçinin herhangi bir olumsuz durumu varsa böyle bir işe kalkışamaz. Yani bu iş sokakta konuşulduğu, bir çok siyasetçinin iddia ettiği gibi İmamoğlu’nun seçimi kazanmaya doğru gittiği için yapıldıysa çok yazıktır, akıl alacak iş değildir.
Diğer taraftan kafaları oldukça karıştıran şu soruya cevap aranıyor. İmamoğlu’nun İstanbul’da “Kent Uzlaşısı” programında terör örgütü ile irtibatı olduğu iddia ediliyor. Şimdi bunu iddia ederken ülke gündeminin en önemli konusu olan terör örgütünün lideri ile masaya oturulması, görüşülüp anlaşma sağlanması nasıl açıklanıyor. Yani insana bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu demezler mi?
Suçlamalara baktım da şaşırdım kaldım. Ne kadar suç varsa onların hepsinin elebaşı Ekrem İmamoğlu!...
İş karışık, hem de çok karışık. Ancak bunu elbette son zamanlarda çok eleştirilen “ADALET” çözecektir.
Bu konularda benim en büyük üzüntüm piyasalar!
Ne garip, bir olayda piyasalar, ekonomi, ticaret alt üst oldu. Şahsen bizim en büyük giderimizi teşkil eden ve bağlantısını yaptığımız kağıt ve kalıp fiyatları, henüz teslim bile almadan yüzde 30 yükseldi. Bizlerde durum böyle iken büyük işletmeler ne yapacak. Yani zaten kıt kanaat idare ederken, mevcut ekonomik sıkıntılarla boğuşurken bunun katmerlenmesi çok büyük problem...
Şimdi sormak gerekmez mi, değerli ekonomi yöneticimiz, Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek’in uzun süredir uyguladığı ekonomik politikalar bir gecede heba mı oldu.
Ne günleri yaşıyoruz yarabbim. Vay beee!..
Yazık olmadı mı bütün emeklere!..