Bizler dar gelirliler için mutfaktaki yangına, çarşı, pazar ateşine ararken onlar yeni zamlar, yeni vergiler, yeni külfetler için mesai harcıyorlar. Yani onlar bile garipleri, fakirleri koruyup kollayacaklarına en okkalı yükü yine onlara yüklüyorlar. Şimdi bana kızıp da bunu nereden çıkarıyorsun diyeceklerdir. Yahu kardeşim insanların temel ihtiyaç maddelerine haftada bir zam gelirken, ekmekten suya her şeyin fiyatı artarken, ağalarımız da enflasyonu düşüreceğim diye liste başı ürünlere zam yapmak, vergi ve harçları artırmak yerine büyük ağaların borçlarını niye tahsil etmiyorsunuz. Onlardaki alacaklarınızın meblağını en iyi sizler biliyorsunuz. Kendi kendinizi paralıyorsunuz ama halkı, dar gelirliyi düşüneceğinize kredi borçlarını, vergi borçlarını sildiğiniz zenginleri koruyorsunuz, onlara okkalı kıyaklar yapıyorsunuz. . BU ZAMLARI KİM YAPIYOR . Sizler zaten biliyorsunuz, 15 gündür çarşı, pazar, marketteki fiyatlar durduğu yerde uçuşa geçti. Ne oldu şimdi? Bu zamları kim yapıyor? Fiyatların artışına yönelik bir sebep yokken; yani döviz çıkmazken, enflasyon düşerken yağa, çaya, şekere ve temizlik maddelerine birden bire gelen bu zamlar neyin nesidir. Bir açıklaması olan var mı? Ben kendi adıma markete gittiğimde bir iki hafta önceki fiyatları hiç bir şekilde bulamıyorum. İNSAF YANİ!... Pazara ne demeli? Orada da durum farklı değil. Başlıca sebzeler domates biber bir zirvede seyrederken hangi vatandaşın 200-250 liraya bamya aldığını merak ediyorum. Allahtan bu senelik patlıcan, kabak, patates, soğan garibin yemeği olmaya devam ediyor.   İLETİŞİM MASRAFI KABUSU . Durum bunlarla bitiyor mu? Tabii ki hayır, daha ne masraflar, ne giderler var. Çevrenizden biliyorsunuz adam çocuğuna ayakkabı almıyor telefonuna kontör alıyor, internetini ödüyor. Hadi bu yanlışı geçtik de bu gsm operatörlerine ne oluyor? Babasından üç şirket almışlar memleketi eline keyiflerince oynuyorlar. Canları isteyince zam, canları isteyince artış. Ne bir dur diyen var, ne gerekçe soran. Yöneticilerimiz bunlara ne zaman el atacak diye dört gözümüzü açmış bekliyoruz. Ama ne bir ses, ne bir tepki yok. Yılın 12 ayında fiyatlarını istediği gibi artıran başka bir kurum ya da kuruluş var mı? Hadi anladık bazı durumlarda aşırı döviz artışı, hiper enflasyon bu artışları zorunlu kılıyordu. Bu gün için gerekçeleri nedir anlamak istiyoruz.   ARAÇ MUAYENE SOYGUNU . Artık insanlar buna araç muayene soygunu diyor. Ülkemizdeki araçların yarısından her yıl, diğer yarısından da iki yılda bir vize için para alınıyor. Yani araçların trafiğe çıkmasında teknik bir eksiklik var mı diye kontrol ediliyor. Sadece kontrol ediliyor!... Bir tek tamirat, onarım yok, vida sıkma yok, bir müdahale yok hatta gözünün önündeki çıkan bir boruyu yerine takıvermekten aciz olan ARAÇ MUAYENESİNE binlerce lira harcıyoruz. Daha doğrusu büyüklerimiz (!) zorunlu kılıyor.  Kardeşim sizde hiç vicdan yok mu? Yazık değil mi bunca insana. Evet, öyle zenginler var ki aracının belli zamanlarda muayeneden geçtiğinden haberi yok. Ama bazı insanlar için bu alınan muayene masrafının bir bölümü çoluğunun çocuğunun rızkıdır. Yazıktır, günahtır. Milletin üstüne bu kadar da yüklenmeyin kardeşim!...