Terör canları yakmaya, insanları korkutmaya, memleketimizi tehdit etmeye devam ediyor. Geçen hafta Ankara saldırısı, bu hafta İstanbul, insanlar kör kurşuna kurban gidiyor, yarın neresi belli değil. Artık her saldırı sonrası kınama, lanetleme, başsağlığı ve kapanış. Bu böyle nereye kadar devam edecek? Olaylarda istihbarat zaafiyeti konuşuluyor. Alman, ADB konsoloslukları vatandaşları uyarıyor, bizimkiler “asılsız iddialara kulak asmayın” diyor. Ve bombalar patlıyor, canlar yok oluyor. Artık bardak taşıyor. Bırakın lanetlemeyi, kınamayı. Ne yapacaksanız onu yapın! Terörü ve teröristi hoş görmek, müsama göstermek zamanı geçmiştir. Gerekirse vurun, yok edin, gerekirse sürün, çıkarın... Hergün şehit haberi, hergün bombalı saldırı, hergün yitip giden onca suçsuz günahsız insan, YAZIK DEĞİL Mİ? Türkiye korkmamalı, ülke kaosa girmemeli, terör yok edilmeli. Bakınız herşey aleyhimize, herşey zararımıza. Turizm batakta, hayvancılık can çekişiyor, sebze ve meyve ihracatı durma noktasında. Bütün bunların altında yatan yegane sebep ise TERÖR... Büyük ülkeler teröre, kargaşaya, kaosa asla yer vermezler. Yılanın başını küçükken ezip, ekonomilerini büyütüp, vatandaşlarının gelir seviyelerini artırmak için çalışırlar. Zaten büyük devlet olmanın en önemli göstergesi de budur. Bizler ülkemizde kargaşa istemiyoruz. Kardeşçe, barış içinde mutlu ve huzurlu yaşamak istiyoruz. Şayet bazı şahsi ihtiraslar uğruna bunlar engelleniyorsa tarih bunun hesabını kim olursa olsun mutlaka sorar...