Birikmiş dağ gibi fakirin ahı
Çalıp yutmamak onun ahlakı
Senin olan Allah, onun da Allah’ı
Kene gibi emip şişen utansın.
Ahlaksızlıklar, kanunsuzluklar aldı yürüdü
Üç kuruşluk çıkar için ar namus gömüldü
İnsanlıktan çıkmış sapıklar ortaya döküldü
Makinalarda haram parayı sayanlar utansın.
Şu fakir milleti soyanlar utansın
Zam üstüne zam yapanlar utansın
Çocuklarına haram lokma yedirenler utansın
Ülkeyi, yaşanmaz hale getirenler utansın.
Şöyle bir çevrenize baktığınızda utangaç, arlı insanlar mı daha çok görürsünüz, yoksa utanması, arlanması olmayanları mı? Tamam, bunun cevabı sizde kalsın. Toplumda; bazı sözler sık kullanılmaya başlanmışsa biliniz ki bazı gerçekler gizlenmeye çalışılıyor demektir. Bunlardan birisi de “Allah utandırmasın” sözüdür. Utanmasını bilen bir kişiye niye Allah utandırmasın densin ki.
Utangaç, arlı insan, kendini hemencecik belli eder. Bilerek veya bilmeyerek işlediği bir suç yüzüne vurulduğunda yüzü kıpkırmızı olur. Ne güzeldir insanın bu hali. Bal damlıyor sanırsınız. Allah; güzel insanları böyle yaratmıştır. Utanma duygusu olmayanlar böyle midir? Halk arasında “ar damarı çatlamış” veya “sırım gibi yüzü var” diye tanımlanmazlar mı?
Utanmasını bilen insandan korkmayınız. Böyleleri güzeldir. Yaşadığı çevreye, ortama ve doğaya saygılıdırlar. Özür dilemesini bilirler. Yaptıkları hataları tekrarlamazlar. Utanmasını bilmeyen insanlara ne demeli? En iyisi bu soruyu pas geçelim. Çünkü; söylenecek o kadar çok şey var ki hangi birisini söyleyelim.
Aslında, toplumda utanmaz insanların çok olmasında bizim de suçumuz var. Çünkü; onları aramıza alıyoruz, değer veriyoruz. Onlar da kerameti kendilerinde sanıyorlar.