Gün geçmiyor ki memlekette kötü şeyler olmasın. Ancak ne yazık ki herkesin şaşkınlıkla izlediği olaylar sürekli oluyor ve hiç sonu gelmiyor.
Bakın bir haftadır ortalıkta bir Somali Cumhurbaşkanının oğlunun karıştığı kaza konuşuluyor. Ancak konunun konuşulan kısmı normal bir kaza değil hukuksuzluk meselesi!...
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud'un oğlunun karıştığı trafik kazası sonrası olay yeri incelemesi ve ilk kusur değerlendirmesi yapan polislerin, motosikletli kurye Yunus Emre Göçer'in şerit değiştirme kuralını ihlal ettiği gerekçesiyle kusurlu bulduğu ve araç sürücüsüne kusur atfetmedikleri ortaya çıkmıştı.
Geçtiğimiz ay, 30 Kasım 2023 perşembe günü akşam saatlerinde meydana gelen kazada kurye Yunus Emre Göçer yaşamını yitirmiş, sonrasında gözaltına alınan Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmut'un oğlu, Mohamed Hassan Shekh Mohamud servis halindeki kurye Yunus Emre Göçer'e arkadan çarparak ölümüne sebep olmuştu. Ancak her nedense kazada ölüm olmasına rağmen sanık serbest bırakılmıştı.
Göçer’e çarpan ve kazadan sonra olay yerinden kaçan Mohamud ise iddiaya göre polis tutanağında “motokurye hatalı gösterildiği” için karakoldaki ifade işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.
Göçer’e çarpan ve kazadan sonra olay yerinden kaçan Mohamud ise iddiaya göre polis tutanağında “motokurye hatalı gösterildiği” için karakoldaki ifade işlemlerinin ardından serbest bırakıldı. Konuya ilişkin hazırlanan bilirkişi raporunda Somali cumhurbaşkanının oğlu Mohamud, “asli kusurlu” bulundu. Ortaya çıkan görüntülerde Mohamud'un arkadan hızlı bir şekilde çarptığı görüldü. Ancak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yakalama kararı verilen Mohamud'un 2 Aralık’ta yurtdışına kaçtığı ortaya çıktı.
Kaza ile ilgili bir çok çelişkili açıklama var. Ancak asıl skandal kurye Yunus Emre Göçer'in eşinin iddiaları. Biri otizm hastası iki çocuğuyla ortada kalan motokuryenin eşi Öznur Göçer gazetecilere yaptığı açıklamada şunları söyledi. “Eşimin ölümüne neden olan, kaçmasına göz yuman herkesten şikâyetçiyim. O adam polisler hatalı tutanak tuttuğu için elini kolunu sallayarak kaçabildi. Yetkililer gereğinin yapılacağını söylüyor ancak ben bu söylenenlere ikna olamıyorum. Görüntüler ortaya çıkana kadar polis bize eşimin intihar ettiğini söyledi. Eşimin motokurye arkadaşları ve kamuoyu baskı göstermeseydi belki de eşimin intihar ettiğini söyleyip olayı kapatacaklardı” ifadelerini kullandı.
Kaza sonrası olay yeri incelemesi ve ilk kusur değerlendirmesi yapan polisler hakkında soruşturma başlatıldığını, falan olduğunu, filan olduğunu açıklıyorlar.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada polisler hakkında soruşturma başlatıldığını duyurdu. Bakan Tunç açıklamasında şunları kaydetti: "Somali Cumhurbaşkanının oğlunun karıştığı trafik kazası ile ilgili olarak kaza sonrası olay yeri incelemesi ve ilk kusur değerlendirmesini yapan polis memurları hakkında adli soruşturma başlatılmıştır. Alınan ikinci rapor üzerine iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi ve kesin rapor alınması için Adli Tıp Kurumundan rapor beklenmektedir. Sıfatı ne olursa olsun herkes kanun karşısında eşit olup şüphelinin yakalanması için uluslararası prosedür dahil tüm süreç titizlikle işletilmekte ve soruşturma tüm yönleriyle sürdürülmektedir" diyor.
Somali Cumhurbaşkanının oğlu ise yukarıda okuduğunuz gibi 2 Aralık tarihinde yurt dışına kaçmış. Bu kaçış ile ilgili bir çok soru işareti var!..
Bir ülkede adalet kimin için vardır. En çok kimin için olmalıdır. Elbette mağdura, suçsuza bir kalkan olduğu gibi suçluyu, güç sahibi, zengin olduğu için kendisini yasaları kendi menfaatine göre kullanabilecek insanlara karşı da koruyucu olmalıdır. Oysa ne yazık ki öyle olmuyor. “Zengin arabasını dağdan aşırır, fakir düz ovada yolunu şaşırır” durumu her zaman gerçek oluyor.
Ülkede her gün yüzlercesi olduğu gibi İstanbul’da bir trafik kazası olmuş. Bir araç motosikletli birisine çarparak ölümüne sebep olmuş. Her ne kadar olmaması arzu edilen bir durum olsa da bu ne yazık ki sürekli gördüğümüz olaylardan birisidir. Bu kazayla ilgili birileri bir yerlere telefon açınca ne değişiyor da bazı şeyler görmezden geliniyor, bazı kayıtlar değişiyor, siliniyor. Bir insan ölmüş, İNSAN!...
Değil Somali Cumhurbaşkanının oğlu, padişahın oğlu olsa yasalar karşısında her insan eşit değil midir?
Hadi kaza oldu bitti, ölüme sebep olan bir kişi neden serbest bırakılıyor. Diyelim ki suçsuz gibi görünüyor sandınız da serbest bıraktınız neden yurt dışına kaçmasına izin verdiniz. Bu şahıs hava limanından nasıl elini kolunu sallayarak kaçabildi.
Elbette bu ülkede “NEDEN” sorularına hiç cevap verilmiyor ama biz her şeye rağmen biz sormaya devam edeceğiz. Adalet her ne kadar herkese lazım olsa da suçsuz insanları, mazlumları, garibanları öncelikle koruması sağ-lanmalıdır. Adalet mekanizması mutlaka düzgün bir şekilde çalıştırılmalı ve tüm insanlarda en çok güvenilen yer olmalıdır. Yoksa bugün güçlü olsalar da yarın herkese mutlaka tecelli edecektir.