Bir yıl kaldı dalya demeye ve bugün 99. yılı kutladık tüm ulusça. Mutluyuz, gururluyuz. 28 Ekim 1923'te Yüce Önderimiz ATATÜRK’ün “Efendiler, yarın CUMHURİYETİ ilan ediyoruz” söyleminin üzerinden geçen 99 yıla rağmen hala aynı heyecan, hala aynı duygularla CUMHURİYETİ yaşatmaya, onu yüceltmeye; onun verdiği şevk ve heyecanla yaşamaya devam ediyoruz, edeceğiz. Zaman zaman çıkan çatlak seslere; yıkmaya, bükmeye ve yok etmeye yönelik her türlü baskıya ve dayatmalara inat yolumuzdan asla dönmeyecek ve ilanihaye yani dünya var oldukça CUMHURİYET’İ yaşatmaya devam edeceğiz. Tarihçi Prof. Dr. Akif Erdoğru “İktidarı meşru şekilde ele geçirenlerin değil, onların farklı hayat ve anlayışlarına hukuki olarak saygı göstermektir. O nedenle CUMHURİYET idaresi tepeden inme olmasına rağmen TÜRK halkının çoğunluğu tarafından benimsenmiştir. Cumhur ve Cumhuriyet kavramları, Şark, İslam dünyasında yıllardır bilinen siyasi kavramlardır. Ancak bu kavramların ne anlama geldiği tartışmalıdır. Cumhur ve Cumhuriyet kavramlarının Osmanlı döneminde bilindiği ama bir idare şekli olarak içeriğinin yeterince bilinmediğidir. Muhafazakârlar bu sözcüklerin Arapça olduğundan hoşlandılar, benimsediler ama içerik olarak bu sözcükle kastedilen yönetim şeklini özümsemediler. Bu kavramın yeni bir idare şekli olarak hayata geçirilmesinin ATATÜRK’ün şahsi gayret ve teşebbüsleriyle gerçekleşmiş olduğu görülüyor. Gerçekten ATATÜRK başta olmak üzere Türkiye’nin kurucularının çoğu Cumhuriyet tipi hükümetin Türkiye için en iyi yönetim şekli olduğuna inandılar, halk için belli avantajlar sağladığını kabul ettiler. Mustafa Kemal’e göre Cumhuriyet bir ihtiyaçtan doğmuştur. Bu ihtiyacı gidermek için CUMHURİYET ilan edilmiştir. Türkiye’ye özgü laik bir sistem kurulmaya çalışılmıştır. Mustafa Kemal İslam dinine karşı değil ama halkı yüzyıllardır sömüren cahil molla gurubuna karşı çıkmıştır” diye konu ile ilgili düşünce ve saptamalarını aktarmıştır. Biz ise doğduğumuz günden bu güne, dilimiz söyledikçe, aklımız erdikçe, okudukça, yazdıkça CUMHURİYET’i savunmaya, onu yaşatmaya ve korumaya and içmiş insanlarız. Her ne kadar eksiği kusuru varsa onun varlığı bizim çağdaş ve müreffeh ülkeler düzeyine çıkmamıza basamak olacaktır. Dile kolay doksakdokuz yılı geride bırakmışız. Ne kadar gururlansak azdır. Bu gün dört bir yanda coşkuyla kutladığımız CUMHURİYETİMİZ 2023'te bir asır olacak ve daha büyük heyecanla, daha büyük gururla o günleri de kutlayacağız. Cumhuriyeti kuran Yüce ATATÜRK! TÜRK gençliği senden aldığı güçle CUMHURİYET’i korumaya, kollamaya, yüceltmeye and içmiştir. Damarlarındaki asil kanda bulunan o kudret ile bunu başaracak güçte ve kabiliyettedir. Söylediklerin her an aklımdadır. “Ey yükselen yeni nesil istikbal sizindir. Cumhuri-yeti biz kurduk onu yaşatacak sizlersiniz, Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacak ama Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır. Cumhuriyeti kuranlar onu korumaya da muktedirler. Cumhuriyet fikri hür vicdanı hür irfanı hür nesiller ister, Milletin saltanat ve hakimiyet makamı TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ’dir. O mutlu gün gelince bütün ulusla birlikte en büyük mutluluklara erişmekle şeref duyacağız. Bu ulusa, bu ülkeye hizmet etmek asla bitmeye-cektir. Cumhuriyet erdemli insanların rejimidir, Cumhuriyetin dayanağı TÜRK toplumudur. Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir. Özgürlüğü sevenlere ve koruyanlara CUMHURİYET yakışır. Bu güzel sözlerin ardından yine güzel bir şiirle yazımızı sonlandıralım. BUGÜN Durmadan dalgalan şanlı bayrağım. Yurdumun en büyük bayramı bugün.. Ufuklar gül açsın gülsün toprağın. Yurdumun en büyük bayramı bugün. Ağaçlar bezensin dallar süslensin. Bahçeler donansın güller süslensin. Atanın geçtiği yollar süslensin. Yurdumun en büyük bayramı bugün. Yurt için savaşmak şanlı bir düğün yaşamak duygusu her şeyden üstün. İstiklal sevdası ufkumuzda gün. Yurdumun en büyük bayramı bugün. Tarihe sığmayan canlar Türkündür, ölümden korkmayan canlar Türkündür. Bayrağa renk veren kanlar TÜRKÜNDÜR. Yurdumun en büyük bayramı bugün.   Yaşasın CUMHURİYET!... Yaşasın CUMHURİYET!.. Nice asırlara ulaşacak TÜRKİYE CUMHURİYETİ...