Hayatımızın çeşitli aşamalarında tatlı telaşlarımız vardır. Doğum günü, ilk aşk, evlenme, nişanlanma, sünnet törenleri, ilk arabanın alınması, iyi bir okul kazanmak, iyi bir işe girmek, mesleğinde kariyere ulaşmak, emekli olmak... Bizlerde güzel anılar barındırır. Mutlu olmanın tescili, yaşama sebebidir. Her insan bunlardan bazılarını yaşar. Gerçekten insanların mutlu olduğu güzel olaylardır bunlar. Geçmişten bu yana okuma, askere gitme, meslek sahibi olma, işe girme derken evlenme, baba olma hayalleri gündeme gelir insanda. Ben de birgün Ahmet Kaya’nın Şafak Türküsünde; “Ölmek ne garip şey anne... Baba olamayacağım örneğin.. Toprak olmak ne garip şey anne...” endişesini yaşarken evlendik de, baba da olduk hatta çocuklarımızı evlenme çağına kadar getirmeyi başardık. Yani bu bir sınavdı. Elimizden geldiğince de bu sınavı en iyi şekilde vermeye çalışmaktayız. Sonunda da üç evlat babası olarak ilk oğlumuzun cemiyetine adım attık. Yusufumuzun nişanını geçtiğimiz hafta gerçekleştirdik. En başta dediğim gibi tatlı telaş bunlar... Selma kızımızla Yusuf oğlumuzun ömür boyu mutlulukları tek temennimizdir.  Gerçekten gurur verici, yüksek seviyede mutluluk vesilesi. Allah; her isteyen, arzulayan kuluna anne-baba olmayı, düğün-derneğe girmeyi, torun-torna sahibi olmayı nasip etsin... Bizim toplumumuzda kız ile oğlanın evlenme durumlarında çokça mahalle baskısı vardır. Bunun yanısıra “başlık parası” denilen çağ dışı bir adet ise özellikle kız çocuklarının adeta para yapacak bir eşya, bir mal gibi görülmesine sebep olmaktadır. Oysa asıl önemli olan bir yuvanın kurulmasına yardımcı olmak, buna vesile olmaktır. Sonuç olarak insanların ilk olarak ön planda tutması gereken ilk konu evlenen çiftlerin mutluluğu olmalıdır. Onları ekonomik sıkıntılarla başbaşa bırakmak, güzel bir yaşama değil de zorlukların, ateşin içine atmak olacaktır. Bunu da bir kenara not edin... Ama zor yani!... Gerçekten insanlar şu güç şartlar altında nasıl yapar, nasıl ederler bilemiyorum. Düğün yapanla ev yapana yaradan yardımcı olur derler. Buna bizler de inanıyoruz ancak şu saatten sonra düğüne gideceklere de, dostunu-akrabasını onurlandıracaklara da yardımcı olsun Allahım... Şu ekonomik koşullarda böyle tatlı telaşlara girenlerin Allah yardımcısı olsun. Zamanı ve zemini uygun olduğunda mecburen herkes bu köprüden geçecek. Bunlar her ne kadar tatlı telaşlar olsa da astronomik olarak yükselen fiyatların, günlük yapılan zamların altından kalkmak için yaradanım güç, kuvvet versin...