Anneler, cehennemi cennet yapar. Çünkü; cennet ayaklarının altındadır onların. Anneler ağlarsa içten, yürekten ağlar, gayrisi yalan ağlar. Melektir anneler, şeytan değil. Ailesi, onun için bir mabettir; gelip geçilen yer değil. İki yüzden fazla oynar ekleme sahiptir ama; plastik bir madde değildir. Her çeşit yemeği yapar da robot değildir.
Evlatlarının hepsinin kalbinde yeri vardır ama onun yeri belli değildir. Her şeyi sevgisiyle, duasıyla iyileştirir ama bir sihirbaz değildir. Kırılan kalbi, kolu, bacağı iyileşir ama hastanelik değildir. Gece gündüz durmadan çalışır ama makine değildir.
Eyyy, kefen param diye kenara koyduğu beş on kuruşu için acımasızca katledilen anneler.
Ne yaptığını bilmiyor diye eli kolu bağlanıp bir odaya kilitlenen anneler.
Büyük, küçük abdestini tutamıyor diye her gün horlanan anneler.
Koca dayağı veya töre cinayetiyle sokaklarda can veren anneler.
Oğlunun, gelininin yanına sığamayan, huzurevlerine atılan anneler.
Acılar içinde kıvranan, kapılara bakan ve ölümünü isteyen nice anneler…
Size bu kötülükleri yapanlara ne dersiniz diye sorsak, annelerin vereceği cevabı biz önceden biliyoruz zaten “Canları sağ olsun”. Ağızlarını açıp beddua etmezler.
Bir melektir çünkü onlar. Paha biçilemez birer varlıktırlar. Onlara kötü bir sözümüz olamaz.
Bizim sözümüz, onların değerini anlayamayan bedbahtlara.
Canım annem;
Çaktırmadan uzun uzun baktım yüzüne
Siyah saçların ağarmış acep niye
Tenin, elin, yüzün buruşmuş ne diye
Dişlerin dökülmüş, kalın gözlük gözünde
Dünyanın bütün yükü omuzlarının üstünde
Dayanamıyor ölüm bile çağırıyor gel diye
Ne yapsam ödeyemem hakkını beni affeyle…
Yaşayan bütün annelerimizin “Anneler Günü”nü kutluyor, ellerinden saygıyla öpüyor, bu dünyadan göçmüş olanlara da Allah’tan rahmet diliyoruz.
Necati Ertugrul