Gün geçtikçe kötü gidişat sebebiyle iktidarın yaptığı hata ve yanlışlar artıyor. Tutulan bütün dallar bir bir elde kalıyor. Bildiğiniz gibi bir kaç aydır çıldıran dövize ve zamlara bir türlü dur denilemiyor. Hadi bakalım dış güçler, al bakalım stokçular, tut bakalım paralarını dolarlara çevirenler... Diyanetin durumu en son Allaha havale etmesi de yetmeyince yetkililer topu en son paralarını dövize, altına, borsaya çevirenlere taktı. Son tahlilde son talihsiz açıklamayı yapan Kurtulmuş: “Devletin kendisine vermiş olduğu Türk Lirasını gidip dövize yatırmak bir ahlâksız-lıktır”. Evet, devlet sana durduğu yerde sırf yardım olsun diye, sıkıntılarını gider diye böyle bir karşılıksız para verdiyse dediği doğru. Ancak böyle bir durum da normal vatandaşlarda yok, sadece yandaşlarda olabilir diye düşünüyorum. Ama bu söz tüm insanları töhmet altında bırakmaktadır. Yani bütün çalışanları, emeklileri, kamu personelini vebalde bırakır. Sanırım Kurtulmuş da aynı bu durumu kapsayan herkese yönelik söylemiştir. Uzun yıllardır kötü gidişin sorumlusu olan dış güçler birden bire nereye gitti de bakkalcı, marketçi, soğancı, patatesçi ve en sonunda tüm vatandaşlar suçlu oldu. Herkes biliyor ki stokçuluk yanlış bir davranıştır. Ancak rahmetli Ecevit zamanında çay, şeker, sanayağı, gazyağı vs.'yi stoklayarak yokluk yaratmışlardı. Kendisi hükümet ve siyasetçi olarak zor duruma sokanlara bile bu sözlerin onda birini söylememiştir. İnsanın evine bazı tüketim malzemelerinden bir kaçar adedini alıp kenara koymak stokçuluk mudur bilemem ama kasıtlı olarak ürünü, örneğin; otomobili yok diyerek saklayıp, ya da galericiye devrederek fiyatını arşa çıkarmak sizin ifade ettiğiniz olayın ta kendisidir. Bu işlere niye yukarılarda başlamıyorsunuz. Bazılarında uzun süredir "eğri oturup doğru konuşmak" meziyeti tamamen askıya alınmış, hatta iptal edilmiş. Ama biz vatanımızı, insanlarımızı seven bir birey olarak her zaman dürüst olmaya, doğruyu söylemeye, doğruları yazmaya kararlıyız. Bu doğrultuda milyar dolarlarını bu ülkede sırf para kazanıyor diye tutanlara söylenecek sözleri üç beş kuruş yatırımını değer kaybetmesin diye altına, dövize yaptıranlara denilmez. Yanlıştır, ayıptır. Ama asıl bu memlekette Türk Lirası'nın itibarını tanımayan müteahhitlere dolar bazında garantili ihale vermek, yolcu garantisi taahhüt etmek, geçiş sayısı teminatı vermek nedir sizce!... Ayrıca ilçemizin yanıbaşındaki Zafer Havaalanında olmayacak şekilde milyon dolarlık yolcu garantisiyle yıllardır halkın parasını hediye edip, sonra da tepkiler artınca iptal etmek yerine buranın kullanımını satacak olanlara da bir sözünüz olacak mı Sayın Kurtulmuş.. Bu, sizin ahlâk anlayışınızın kapsamında yer alıyor mu?...