İnsanların birbirleriyle haberleşmesinin tarihine baktığımızda dumanla haberleşmeye kadar eskilere gidebiliyoruz. Bunun öncesi var mı bilinmiyor ancak dumanla haberleşmeyi şöyle bir hayal ettiğimde gerçekten işleri çok zormuş gibi görünüyor. Ama bugünü düşündüğümüzde; karşındaki insana, kendi konuştuğu, anladığı dilinde anlatsan da anlamayınca, anlatamayınca eskilerde “anlayış” kavramı daha etkinmiş diyebiliyoruz. Ardından güvercinle haberleşme!... Hayvanca hayvan gagasına aldığı bir kağıdı alıp sahibine iletiyor. Nasıl bir beceri ama... Esasen nasıl çalıştığını bilmiyoruz ama duyduklarımıza göre bile ne kadar büyük bir beceri olduğunu anlayabiliyoruz. Sonrasında mors alfabesiyle yazılan telgraf, mektup, telefon... Derken internetle elektronik iletişime kadar geldik... İyi mi oldu dersiniz? Evet, teknoloji güzel şey, yaşamı kolaylaştırıyor. İletişimde de televizyon, bilgisayar, cep telefonları ve internet. Çok güzel icatlar, yaşam için mükemmel güzellikler. Peki ya kötü niyetli kullananlar!... İşte orada işin olumsuzlukları, kötü yanları ortaya çıkıyor. Çünkü insanlar iyilikten çok kötülüklere meyilli olmuşlar. Bir çok yerel gazete gibi biz de başta ekonomik olmak üzere sıkıntılarla, zorluklarla mücadele ediyoruz. Bu ortamda bizzat kağıttaki gazeteleri bitireceğini bile bile internette yayını da sürdürmeye çalışıyoruz. Yani hiçbir getirisinin olmadığını bilmemize rağmen, internetten gazeteyi okuyanların kağıtta basılı gazeteyi almayacağını kabullenerek internet yayıncılığına da adım attık. Özünde şu an zorunlu hale gelmesine başlasa da biz bunu neredeyse 10 yıla yakındır yapıyoruz. Dedim ya, ayağımıza kurşun sıkmak anlamına gelse de gazetemizdeki haberleri internet sitemize de koyarak vatandaşların, özellikle gurbetçilerimizin memleketlerinden haberdar olmalarını sağlamak amacıyla zararını düşünmedik. Bir taraftan da sosyal platformlarda da sayfa açarak ulaşım ağımızı genişletmeye çalıştık. Bu arada ilçe dışındaki hemşehrilerimize çağrıda bulunarak gazetemizin sayfasına katılmaları için davetler yaptı.  Her gün onlarca katılım olurken sayfada kurallara uymak kaydıyla paylaşımlara da izin verdik. Ancak, bahsettiğimiz art niyetli, kötü düşünceli insanlar bu çalışmaları baltalamak, kötülemek amacıyla çamur atmaktan kaçınmadılar.  Paylaşımların altına gazetemizin taraflı olduğunu, bir parti haricinde diğer hiçbir partinin haberini yapmadığımızı, adeta o partinin yayın organı olduğumuzu yazdılar.  Bu yargıya nereden vardıklarını sorduğumuzda, yazarlardan birini, ikisini okunduğunda görüldüğünü söylediler. Yine kendilerine herhangi bir partiyi övdüğümüzü, diğerlerine sövdüğümüzü ima eden bir tek yazı göstermelerini istediğimizde de sayfalarından “Yeşil Banaz Gazetesi’ni takip etmeyin taraflıdır” diye paylaşımlar yaparak sayfadan ayrıldılar. İyi de ettiler. Çünkü bizim beyinleri örümcekle kaplanmış, yobaz, zihniyeti bozuk, at gözlüğü kullanan, klevyenin başına geçerek iftiralarla ahkâm kesen okuyuculara ihtiyacımız yok. Yalan, yanlış haber varsa ki uyarıp eleştirebilirsiniz ki 55 yıldır bir tek mahkemelik tekzibimiz yoktur. Bizim zihniyetimizi, prensibimizi, amacımızı bilmeyen yoktur. Doğruluktan, dürüstlükten, vatanseverliğimizden, Cumhuriyetten ve ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ten yana asla taviz vermeyiz. Bu konularda çamur atmak yerine, iftira atmak yerine geçmişe bakmanız daha yararlı olacaktır. İzlediğiniz yobazlık ve iftira yolu mutlaka tıkanacaktır. Boşuna uğraşmayın...