Tam da bugündü. Resmi kayıtlara göre 3 Ekim 1967 günü fiilen başlamışız yayına. Tam da 53 yıl önce bugün Yeşil Banaz’ın resmi ilk sayıyı çıkmış. O günden bu güne kadar 53 sene sizlerin sesi, sözcüsü olmak için çabalıyoruz.  Esasen 1955 yılında yayına başladığı belirtilmişti. Hatta eski zamanlarda gazeteye ait müdürün ortasında geçiyordu bu tarih. Banaz’ın ilçe olmasından 2 yıl sonra yani 1955 yılında  tek tük çıkmaya başlamış gazetemiz. Eski zamanlarda belki de resmi kayıt gerekmediği için midir nedir bu tarih kayda alınmamış. Şayet devlet kayıtlarında o tarihte giriş yapılmış olsa 65. yılımızı kutluyor olacaktık. Bahsettiğim gibi gazete olarak kullandığımız eski kaşede 1955 yılının yazılı olduğunu ve bu kaşeyi uzun yıllardır kullandığımı iyi biliyorum. Ancak gazeteyi devraldığımız 1998 yılında yaptığımız araştırmalarda gazetenin kuruluş tarihi kayıtlara 3 Ekim 1967 olarak girilmiş. Bizler de bu tarihi baz alarak ulaştığımız bu günlerde gururla dolu 54. yılımıza ulaşmanın sevincini yaşıyoruz. Resmi 54, kayda girmeyen 65 yıldır sizlere hizmeti, sesiniz, soluğunuz olmayı ilke edindik. Bu süre içerisinde hiç kimseyi kırmadık. Kırmamaya, hakkını savunmaya, sesini duyurmaya çalıştık. Yine bu süre içerisinde yazdığımız haber ve aktardığımız bilgiler hiç bir kimse tarafından mahkemeye verilmedi, tekzip edilmedi. Bu sebepledir ki gururluyuz... Bizim haber anlayışımız; “flaşş, flaşş, flaşşş..” diyerek ortalığı ayağa kaldıran sansasyonel haberler yerine, irdelenmiş, araştırılmış, doğru, tatmin edici bir haber anlayışımız olmuştur. Günümüz haber ve gazeteciliğinde ilke, prensip aramak akıntıya kürek çekmek olarak yorumlanmaktadır. Artık herşey ya para, ya hak edilmeyen destek ve “dayı” anlayışına endekslenmiştir. Onun için işimiz zor, yolumuz her zamankinden çok daha dikenli, taşlıdır. Bu arada tam da bugün Yeşil Banaz Gazetesi 3. nesile ulaştı. Gazetemizin sahibi bu tarihten itibaren kurucumuz Yusuf Sarıoğlu’nun torunu, benim kızım Melek Gülem Sarıoğlu oldu. Bir gazete olarak güzel bir duygu, ayrı bir gurur. Banaz’ın ilçe olmasıyla başlayan zorlu yolculuğa bir şekilde devam ediyoruz. Nereye kadar, nasıl gideceğimizi bilemiyoruz. Ancak elimiz erdiğince, gücümüz yettiğince ilkeli, saygın yolculuğumuza devam etmeyi arzuluyoruz. Genel olarak haber sağlanmasının, gazete basımının teknolojik olumsuzluklarından başlayarak bugün, bir yerlere yaslanmadan ayakta durabilmek ayrı bir mesele zaten. Bildiğiniz gibi eskilerde cep telefonu yok, dijital makina yok, e-posta, whatsapp yok, herşey son derece ilkel, zaman gerektiren çabalar. İşin baskı bölümünde ise ofset baskı yok, elle harf harf dizilen bir sistem, fotoğraf basabilme tekniği pahalı, zaman alıcı ve yetersiz, kağıt bulmak sıkıntılı. Yani her aşaması zor. Hazırlarsın gazeteyi tam basıma geçeceksin, kalıp bozulur, yazılar dökülür, başına kaynar sular boşalır.  Çok zor, çookkkk!... Elbette bugünlere gelmek zor. Bundan sonrası da kolay olmayacak. Anadolu’da maddi ve teknolojik zorluklar altında gazete çıkarmak, bunu 50.-60. yıllara kadar sürdürmek her babayiğidin harcı değil. Ama biz mutluyuz, gururluyuz, istekliyiz. Sizlere de sonsuz teşekkür ediyoruz, destekleriniz, katkılarınız için... Tam da bugün!... 54. yılımızı kutlarken...