Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

A. Erkin Sarıoğlu
Köşe Yazarı
A. Erkin Sarıoğlu
 

İŞİN ŞAKASI YOK

Merhaba. Asrın felaketiyle karşı karşıyayız. Tüm dünya ülkeleri kendilerince olağanüstü durum ilan edip, önlemlerini alıyorlar. Elbette biz de ülke olarak kayıtsız değiliz. Ama en baştan şunu söyleyeyim aramızda çok duyarsız insanlar var. Kaç gündür barım barım bağırılıyor, dışarı çıkmayın diye. Ancak duyan kim. Milletimiz umursamıyor. Kısacası dalga geçiyor. Yahu inanın artık, uyanın artık işin şakası yok. Kulaktan kulağa fısıltı halinde dolaşan, sokağa çıkma yasağı olur mu - olmaz mı diye, kurallara uyulmadığı nedeniyle kısmi de olsa sokağa çıkma yasağı kondu. 65 ve üzeri artık sokağa çıkmayacak. Televizyondan izliyoruz “EVDE KAL” uyarılarına uymayanlar, parklarda eyleşenler, sanki zorunluymuş gibi belediye otobüslerinde günden güne artan sayıda seyahat edenler, deniz kenarına koşup mangal yakanlar bu kararın alınmasına sebep oldular. Biz oldum olası yasaklara karşıyız. Karşı da olmalıyız. Ama gün başka bir gün. Gün yetkililerin koyduğu kurallara uyma günü. İşin şakası yok. Şimdi yasakları delmek yerine kurallara uymak zamanıdır. Harfiyen uyalım, uygulayalım. Daha vahim sonuçlar doğmasın. Sokağa çıkamayınca gücümüzü sosyal medyaya verdik. Yazan yazana, üreten üretene. Ben de bir uyarı yaptım. “65'liler EVDE KAL” diye. Hemen cevap geldi.. “Ben yaşımı küçülttüm”, Bir diğeri ise “ben işin kolayını buldum kardeşimin nüfus cüzdanını aldım, dolaşıyorum içim rahat” diyor. Bazıları da “ben kendimi genç hissediyorum” diyormuş. Yaşlı bir teyzemizin anektodu vardı... “90 yaşında bir kadın, canlı canlı diyen balıkçıya yaklaşıyor. Oğlum balıklar taze mi? Balıkçı elbette canlı canlı diyorum ya demiş. Kadın; “diyorsun da. Bak ben de canlıyım. Ama taze miyim?” demiş.   Şimdi, önleyici tedbir olarak belirlenen 14 kuralı sizlere yinelemek istiyorum. * Ellerinizi sık sık ılık su ve sabunla 20 saniye boyunca ovalayarak yıkayın. * Öksürme veya hapşurma sırasında ağzınızı, burnunuzu tek kullanımlık mendille kapatın. Mendil yoksa dirseğinizin içini  kullanın. * Ellerinizle, ağzınıza, burnunuza ve gözlerinize dokunmayın. * Soğuk algınlığı belirtileri gösteren kişilerle aranıza en az 3 adım mesafe koyun, * Yurtdışı seyahatlerini erteleyin veya iptal edin. * Yurt dışından dönüşte 14 günü evde geçirin. Ziyaretçi kabul etmeyin. Evde kendinizi izole edin. İzole edilmiş kişinin odasına maskesiz girmeyin. * Bulunduğunuz ortamları sık sık havalandırın. * Sık kullandığımız yüzeyleri su ve deterjanla her gün temizleyelim. * Kişisel eşyaları ortak kullanmayın * Kıyafetlerinizi yüksek ısıda yıkayın. * Tokalaşma, sarılma ve öpüşme gibi yakın temaslardan kaçının. * Güçlü bağışıklık sistemi için bol sıvı tüketin, dengeli beslenin, uyku düzenine dikkat edin, * Soğuk algınlığı belirtileriniz varsa, yaşlılara ve kronik hastalığı olanlara temas etmeyin. Maske kullanın. * Düşmeyen ateş, öksürük, nefes darlığı, nefes almada zorluk gibi şikayetleriniz varsa bir sağlık kuruluşuna başvurun. Şimdi 184 (ALO SABİM) nolu telefon sizi bu konuyla ilgili bilgilendirecek ve yönlendirecektir. Değerli okurlarımız. Bu arada sizler, çıkan her habere inanmayın. Hiç bir şey çözümsüz değildir. Devletimizin, resmi kurum ve kuruluşlarının uyarı ve ikazlarına kulak verin. Kahinlerin bu günler için yazdıkları bir çok senaryo var. Yıllar önce yazılan bir kitapta bu günlerde bir salgın yaşanacağı ve kısa sürede yok olacağı yazılıyor. İnanmak gerekiyorsa buna inanın. Zira çağımızda ve teknolojinin en üst seviyeye çıktığı dünyamızda her şeyin zamanla üstesinden gelinebileceğini düşünüyorum. Bazıları da dünyanın nüfusu hızla artıyor, 65 yaş ve üstünü biraz sadeleştirelim demiş de olabilirler. Mümkün mü derseniz. Bilemiyorum. Umarım ki böyle bir şey yapılmamış olsun. Düşüncenin sınırı yok. Devletimizin aldığı tüm önlemler hepimizin sağlığı ve iyi bir yaşamın yeniden yaratılması için. Okullar tatil oldu, maçlar ertelendi. Bir çok işyeri çalışmalarına ara verdi. AVM’ler yarı yarıya iş bıraktı. Elbette bu olumsuzluklar içinde zorluklar yaşanacaktır. İnsanlarımız için en korkulacak olay Korona virüsünden daha tehlikeli olan koronafobidir. PANİK daha fazla zarar verebilir. Kaygıya kapılıp eve haddinden fazla yiyecek içecek stoğu yapmak sizi üç-beş gün rahatlatır. Sonrası ne olacak? Yok öyle tek başına kurtulmak ya hep beraber ya hiç birimiz. Ne olursunuz PANİK yapmayalım. Sağduyulu düşünüp doğru kararlar verelim. Bakın sağlıkçılarımız için akşamları saat 21.00'da alkışı başlattık. Yeterli mi derseniz. Değil ama şimdilik elden gelen budur. Onları yaptıkları ve yapacakları hizmetler için teşvik etmek ve işlerini kolaylaştırmak için gayret etmeliyiz. Bu sorunun aşılmasında en çok yükü çeken onlar. Eyyy güzel insanlar. Yaşanılan bu olumsuzluklardan tek tek veya toplum olarak etkilendik. Zararlara uğramış da olabiliriz. Gelin hep birlikte karşı duralım ve bu olumsuzlukları birlikte bertaraf edelim. Belki eğitimde ve yaşamsal durumlarda kısa süreli de olsa kayıplar yaşamaktayız ama bunu uzun yıllara yaymamak adına, birkaç aylık direncimizle sorunları aşabiliriz. Umutsuzluğa gerek yok. TEDBİRİ elden bırakmayalım. Hep birlikte sağlıklı güzel günler için tüm uyarıları dikkate alalım. Unutmayalım. Bu işin şakası yok...
Ekleme Tarihi: 24 Mart 2020 - Salı

İŞİN ŞAKASI YOK

Merhaba. Asrın felaketiyle karşı karşıyayız. Tüm dünya ülkeleri kendilerince olağanüstü durum ilan edip, önlemlerini alıyorlar. Elbette biz de ülke olarak kayıtsız değiliz. Ama en baştan şunu söyleyeyim aramızda çok duyarsız insanlar var. Kaç gündür barım barım bağırılıyor, dışarı çıkmayın diye. Ancak duyan kim. Milletimiz umursamıyor. Kısacası dalga geçiyor. Yahu inanın artık, uyanın artık işin şakası yok.
Kulaktan kulağa fısıltı halinde dolaşan, sokağa çıkma yasağı olur mu - olmaz mı diye, kurallara uyulmadığı nedeniyle kısmi de olsa sokağa çıkma yasağı kondu. 65 ve üzeri artık sokağa çıkmayacak. Televizyondan izliyoruz “EVDE KAL” uyarılarına uymayanlar, parklarda eyleşenler, sanki zorunluymuş gibi belediye otobüslerinde günden güne artan sayıda seyahat edenler, deniz kenarına koşup mangal yakanlar bu kararın alınmasına sebep oldular.
Biz oldum olası yasaklara karşıyız. Karşı da olmalıyız. Ama gün başka bir gün. Gün yetkililerin koyduğu kurallara uyma günü. İşin şakası yok. Şimdi yasakları delmek yerine kurallara uymak zamanıdır. Harfiyen uyalım, uygulayalım. Daha vahim sonuçlar doğmasın.
Sokağa çıkamayınca gücümüzü sosyal medyaya verdik. Yazan yazana, üreten üretene. Ben de bir uyarı yaptım. “65'liler EVDE KAL” diye. Hemen cevap geldi.. “Ben yaşımı küçülttüm”, Bir diğeri ise “ben işin kolayını buldum kardeşimin nüfus cüzdanını aldım, dolaşıyorum içim rahat” diyor. Bazıları da “ben kendimi genç hissediyorum” diyormuş. Yaşlı bir teyzemizin anektodu vardı... “90 yaşında bir kadın, canlı canlı diyen balıkçıya yaklaşıyor. Oğlum balıklar taze mi? Balıkçı elbette canlı canlı diyorum ya demiş. Kadın; “diyorsun da. Bak ben de canlıyım. Ama taze miyim?” demiş.
 
Şimdi, önleyici tedbir olarak belirlenen 14 kuralı sizlere yinelemek istiyorum.
* Ellerinizi sık sık ılık su ve sabunla 20 saniye boyunca ovalayarak yıkayın.
* Öksürme veya hapşurma sırasında ağzınızı, burnunuzu tek kullanımlık mendille kapatın. Mendil yoksa dirseğinizin içini  kullanın.
* Ellerinizle, ağzınıza, burnunuza ve gözlerinize dokunmayın.
* Soğuk algınlığı belirtileri gösteren kişilerle aranıza en az 3 adım mesafe koyun,
* Yurtdışı seyahatlerini erteleyin veya iptal edin.
* Yurt dışından dönüşte 14 günü evde geçirin. Ziyaretçi kabul etmeyin. Evde kendinizi izole edin. İzole edilmiş kişinin odasına maskesiz girmeyin.
* Bulunduğunuz ortamları sık sık havalandırın.
* Sık kullandığımız yüzeyleri su ve deterjanla her gün temizleyelim.
* Kişisel eşyaları ortak kullanmayın
* Kıyafetlerinizi yüksek ısıda yıkayın.
* Tokalaşma, sarılma ve öpüşme gibi yakın temaslardan kaçının.
* Güçlü bağışıklık sistemi için bol sıvı tüketin, dengeli beslenin, uyku düzenine dikkat edin,
* Soğuk algınlığı belirtileriniz varsa, yaşlılara ve kronik hastalığı olanlara temas etmeyin. Maske kullanın.
* Düşmeyen ateş, öksürük, nefes darlığı, nefes almada zorluk gibi şikayetleriniz varsa bir sağlık kuruluşuna başvurun. Şimdi 184 (ALO SABİM) nolu telefon sizi bu konuyla ilgili bilgilendirecek ve yönlendirecektir.
Değerli okurlarımız. Bu arada sizler, çıkan her habere inanmayın. Hiç bir şey çözümsüz değildir. Devletimizin, resmi kurum ve kuruluşlarının uyarı ve ikazlarına kulak verin. Kahinlerin bu günler için yazdıkları bir çok senaryo var. Yıllar önce yazılan bir kitapta bu günlerde bir salgın yaşanacağı ve kısa sürede yok olacağı yazılıyor. İnanmak gerekiyorsa buna inanın. Zira çağımızda ve teknolojinin en üst seviyeye çıktığı dünyamızda her şeyin zamanla üstesinden gelinebileceğini düşünüyorum. Bazıları da dünyanın nüfusu hızla artıyor, 65 yaş ve üstünü biraz sadeleştirelim demiş de olabilirler. Mümkün mü derseniz. Bilemiyorum. Umarım ki böyle bir şey yapılmamış olsun. Düşüncenin sınırı yok.
Devletimizin aldığı tüm önlemler hepimizin sağlığı ve iyi bir yaşamın yeniden yaratılması için. Okullar tatil oldu, maçlar ertelendi. Bir çok işyeri çalışmalarına ara verdi. AVM’ler yarı yarıya iş bıraktı. Elbette bu olumsuzluklar içinde zorluklar yaşanacaktır. İnsanlarımız için en korkulacak olay Korona virüsünden daha tehlikeli olan koronafobidir.
PANİK daha fazla zarar verebilir. Kaygıya kapılıp eve haddinden fazla yiyecek içecek stoğu yapmak sizi üç-beş gün rahatlatır. Sonrası ne olacak? Yok öyle tek başına kurtulmak ya hep beraber ya hiç birimiz. Ne olursunuz PANİK yapmayalım. Sağduyulu düşünüp doğru kararlar verelim. Bakın sağlıkçılarımız için akşamları saat 21.00'da alkışı başlattık. Yeterli mi derseniz. Değil ama şimdilik elden gelen budur. Onları yaptıkları ve yapacakları hizmetler için teşvik etmek ve işlerini kolaylaştırmak için gayret etmeliyiz. Bu sorunun aşılmasında en çok yükü çeken onlar.
Eyyy güzel insanlar. Yaşanılan bu olumsuzluklardan tek tek veya toplum olarak etkilendik. Zararlara uğramış da olabiliriz. Gelin hep birlikte karşı duralım ve bu olumsuzlukları birlikte bertaraf edelim. Belki eğitimde ve yaşamsal durumlarda kısa süreli de olsa kayıplar yaşamaktayız ama bunu uzun yıllara yaymamak adına, birkaç aylık direncimizle sorunları aşabiliriz. Umutsuzluğa gerek yok. TEDBİRİ elden bırakmayalım. Hep birlikte sağlıklı güzel günler için tüm uyarıları dikkate alalım.
Unutmayalım. Bu işin şakası yok...
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.