“İnsan; hayal kurduğu müddetçe yaşar” demiş şair. İnsana, hiçbir zararı yoktur hayal kurmanın.
Aksine; zinde tutar insanı, yaşadığının farkına vardırır. Hayallerimizin peşinden gitmeye başladığımız an, hayatımızda herşey, bir anlam kazanır.
Benim de sayısız hayallerim var dünyada
Seviyorum tüm insanları yürekten
Haykıracak kelimelerim var bitmeyen
Gerçekleşecek hayallerim var sönmeden
Seviyorum güzel olan her şeyi
Çirkini güzel yapan her kişiyi
Küçük görmüyorum çevremde kimseyi
Hayalim, sevgide birleştirmektir herkesi…
Ünlü şairimiz Yahya Kemal, bir şiirinde “Yürü, hür maviliğin bittiği son sınıra kadar. İnsan; bu alanda hayal ettiği müddetçe yaşar” diyor. Hayal kurmak; insanın gelişmişliğiyle ilgili bir şeydir. İnsan; çocukları için hayal kurar; ailesi, yaşadığı şehir, ülkesi ve dünya ile ilgili hayal kurar veya kurmalıdır. Eğer kurmuyorsa yaşamıyor, kendini geliştirmemiş demektir.
Yukarıdaki şiirde bir kısmını dile getirdiğim gibi benim de kendime göre hayallerim var. Bu yazımda yaşadığım şehir Banaz ile ilgili hayallerimden bahsedeceğim.
İnsanı diksen olacak kadar tarıma elverişli, verimli toprakların üzerine, betonarme binaların, sitelerin dikilmediği, eskilerin diktiği yetişmiş ağaçların kesilmediği, bahçeli evlerin darmadağın edilmediği, kuş cıvıltılarının yükseldiği yemyeşil bir Banaz hayal ediyorum. “Yeşil Banaz” isminin ”Çorak Banaz” ismine dönüştürülmediği bir Banaz hayal ediyorum. Çarpık yapılaşmanın, kıvrım büklüm yollarının olmadığı, adamına göre ruhsatların verilmediği, sağlam bir alt yapısı bulunan bir Banaz hayal ediyorum. Eskiden olduğu gibi Banaz halkının bahçeli evlerinde mahalle kültürünü, gelenek ve göreneklerini yaşattıkları bir Banaz hayal ediyorum.
En çok sıkıntısını çektiğimiz Fevzi Çakmak, İnönü, Başaran Caddelerindeki trafik karmaşasının halledildiği, çocuklarımızın: “oyun oynayacağımız alanlar yok ki!” demeyecekleri bir Banaz hayal ediyorum. Yaşlıların, özürlülerin, hamilelerin, ailelerin trafikten ve kalabalıklardan rahatsız olmadığı; huzur bulduğu yaşam alanlarının olduğu bir Banaz hayal ediyorum.
Her şeyi yerli yerine oturtulmuş, ayrım yapılmaksızın adil bir yönetimin iş başında olduğu bir Banaz hayal ediyorum. Yolların taşlarla örülü olduğu ancak; taşların soğukluğunu azaltacak ağaçlandırmanın, yeşillendirmenin yapıldığı bir Banaz hayal ediyorum. Vatandaşlarının biliçli olduğu, yönetime katkı verdiği, yardımcı olduğu bir Banaz hayal ediyorum.
Sözün özü; dünyada örnek gösterilen akıllı ve sağlıklı bir Banaz hayal ediyorum. İşsizi olmayan, birbirine saygılı insanlardan kurulu, görenlerin, “keşke ben de bu şehirde yaşıyor olsaydım” diyebileceği bir Banaz hayal ediyorum.
Benim hayallerim şimdilik bunlar. Herkes; hayallerini, düşüncelerini, önerilerini sözlü veya yazılı bir şekilde ortaya koymalıdır. Böylece yaşadığını htirmelidir. Bilinmelidir ki; fikir üretmeyenlerin hiçbir şeyi eleştirmeye de hakkı yoktur.
Necati ERTUĞRUL