Ramazan ayı, Müslümanların bayramıdır. Bu ayın faziletini anlatmaya gerek yok. Hepimiz aşağı yukarı bunları biliyoruz.
Kime denir Müslüman? “Elhamdülillah ben Müslümanım” demekle Müslüman olunmuyor. Allah’a kalpten inanan, hem bu dünyasını, hem ahiretini kazanmak için çalışan, kimsenin malında, canında, ırzında gözü olmayan; temiz kalpli, güzel ahlaklı kişiye denir Müslüman.
Derin ve riskli bir konu Müslümanlık. Ayrıntılara girmeyeceğim. Sadece ramazanlarda verilen (şovu yapılan) iftar ve sahur yemeklerine değineceğim. Bu konuyu seçmemdeki sebep de çok iyi tanıdığım bir kişiyle yaptığım konuşmadan etkilenmiş olmamdır. Bu kişi ilçemizde bulunan aşevini merak ettiği için gidip görmek ister. Aşevine yaklaştığında aklına şöyle bir soru gelir: “beni burada birisi görür ve yemek almaya geldiğimi sanırsa bunu da çevreye yayarsa ben mahvolurum” diyerek geri dönüp evine gider. Bu vatandaşımız zengin değil, fakir bir kişidir.
Şimdi bir bu vatandaşımıza bakalım bir de belediyelerin, kamu kurum ve kuruluşların verdiği yemeklere bakalım. Sanki ceplerinden veriyorlarmış gibi savuruyorlar. Daha ileri gidip kendilerini ön plana çıkarıp nutuk atıyorlar, propaganda yapıyorlar. Allah için, inancı için yapılan hayırlı işlere söyleyecek bir sözümüz olamaz. Ancak; öyle oluyor ki iş çığırından çıkartılıp şova dönüştürülüyor. Şov ve gösterişe dönüşünce yapılan eylem amacından uzaklaşıyor. Dilenmeyen, arlı, gerçek ihtiyaç sahipleri kişiler yine boynu bükük kalıyorlar.
İftar ve sahur yemekleri asla siyasi propaganda aracı olarak görülmemeli, ayrım yapılmamalı, zengin, hatırlı olanlar değil; gerçek ihtiyaç sahipleri gözetilmelidir.
Banazımızda “Bereket Aşevi” adı altında bu işi hakkıyla yapmaya çalışan bir kuruluşumuz var. Yapacağımız yardımlarla bu hayırlı kuruluşumuzu yaşatmaya çalışalım. Pişen çorbada bir tuzumuz olsun. Allah da kulları da bizlerden razı olsun...
Anasayfa
Yazarlar
Necati Ertuğrul
Yazı Detayı
Bu yazı 1749+ kez okundu.
RAMAZAN ŞOVLARI
Ramazan ayı, Müslümanların bayramıdır. Bu ayın faziletini anlatmaya gerek yok. Hepimiz aşağı yukarı bunları biliyoruz. Kime denir Müslüman? “Elhamdülillah ben Müslümanım” demekle Müslüman olunmuyor. Allah’a kalpten inanan, hem bu dünyasını, hem ahiretini kazanmak için çalışan, kimsenin malında, canında, ırzında gözü olmayan; temiz kalpli, güzel ahlaklı kişiye denir Müslüman. Derin ve riskli bir konu Müslümanlık. Ayrıntılara girmeyeceğim. Sadece ramazanlarda verilen (şovu yapılan) iftar ve sahur yemeklerine değineceğim. Bu konuyu seçmemdeki sebep de çok iyi tanıdığım bir kişiyle yaptığım konuşmadan etkilenmiş olmamdır. Bu kişi ilçemizde bulunan aşevini merak ettiği için gidip görmek ister. Aşevine yaklaştığında aklına şöyle bir soru gelir: “beni burada birisi görür ve yemek almaya geldiğimi sanırsa bunu da çevreye yayarsa ben mahvolurum” diyerek geri dönüp evine gider. Bu vatandaşımız zengin değil, fakir bir kişidir. Şimdi bir bu vatandaşımıza bakalım bir de belediyelerin, kamu kurum ve kuruluşların verdiği yemeklere bakalım. Sanki ceplerinden veriyorlarmış gibi savuruyorlar. Daha ileri gidip kendilerini ön plana çıkarıp nutuk atıyorlar, propaganda yapıyorlar. Allah için, inancı için yapılan hayırlı işlere söyleyecek bir sözümüz olamaz. Ancak; öyle oluyor ki iş çığırından çıkartılıp şova dönüştürülüyor. Şov ve gösterişe dönüşünce yapılan eylem amacından uzaklaşıyor. Dilenmeyen, arlı, gerçek ihtiyaç sahipleri kişiler yine boynu bükük kalıyorlar. İftar ve sahur yemekleri asla siyasi propaganda aracı olarak görülmemeli, ayrım yapılmamalı, zengin, hatırlı olanlar değil; gerçek ihtiyaç sahipleri gözetilmelidir. Banazımızda “Bereket Aşevi” adı altında bu işi hakkıyla yapmaya çalışan bir kuruluşumuz var. Yapacağımız yardımlarla bu hayırlı kuruluşumuzu yaşatmaya çalışalım. Pişen çorbada bir tuzumuz olsun. Allah da kulları da bizlerden razı olsun...
Ekleme
Tarihi: 31 May 2017 - Wednesday
RAMAZAN ŞOVLARI
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.