Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

RAMAZANI GÜZEL YAŞAMAK

Bir Ramazan-ı Şerif ayına daha ulaştık. Bu sevinci, bu faziletli ayın güzelliklerini hep birlikte yaşamaya başladık. Mesele oruç tutan, tutmayan değil, oruç tutan insanların tutmayanlara, tutmayanların da oruç tutanlara hoş görüyle bakmasıdır. Ramazan’a geldik, 29 gün sürecek oruç ayında insanları en fazla zorlayan durum kesinlikle mutfak masraflarıdır. En önemlisi de bu masrafların fırsatçılık yapılarak artırılmasıdır. İşte bu durum da müslüman bir ülkenin en üzücü durumudur. Evet, bu aydaki en önemli konulardan birisi de oruç tutmak, orucu tutarken ahlâkta, kişilikte, karakterde, davranışta, toplumsal diyalogta, evde, işte, çarşıda, sokakta, trafikte, alışverişte, ticarette, siyasette kısacası yaşamın her alanında, Ramazanın her gününde orucun, Ramazan ayının gerektirdiği gibi davranmak önemlidir. Yani sadece oruç tutmak, yiyip içmemek değildir mesele!.. Ramazan ayında gıybet, dedikodu, küfür, hakaret, yalan, dolan insanlardan uzak olmalıdır. Oruçla birlikte o kötü durumlardan da oldukça uzak durmalıyız. Şimdi bazıları diyecek ki; bizler müslüman olarak sadece Ramazan ayında değil, her zaman temiz, düzgün, güzel olmamız gerekmez mi?.. Tabii ki öyle ancak ne yazık ki bu güzellikleri yaşamımızda muhafaza edemiyoruz. Keşke öyle olsa!... Önceki gün bir haber duydum. Bu habere göre Avrupa ülkesindeki bir futbol takımının ülkemize maç yapmaya geleceği belirtilmiş. Bu bildirimde Türkiye’nin müslüman bir ülke olduğu, içinde bulundukları Ramazan ayı sebebiyle sporcuların ve taraftarların sokaklarda, açık alanlarda bir şeyler yememeleri, özellikle alkollü içeceklerin ulu orta kullanılma-ması, oruca ve oruçluya saygı gösterilmesi istenmiş.  Şaşırdım... Ayrıca da çok güzel, anlamlı bir davranış olarak değerlendirdim. Zira bir dine mensup toplumdaki insanların başka bir dindeki insanlara saygı duyması, hoşgörüyle bakması o dinin temelindeki kurallardan birisi değil midir?... Bu ve bunun gibi anlamlı davranan insanlara saygılarımla...   BİR EFSANE DAHA GÖÇTÜ GİTTİ   O, 1950 yılında doğmuş. Henüz dokuz aylıkken de çocuk felcine yakalandı. Zaten müziğe karşı ilgisi de çocukluk yıllarında başlamış. Yaklaşık 55 yıllık sanat sürecinde hepsi birbirinden değerli sayısız, mükemmel şarkıları bizlere hediye etti. Pazar günü yani 2 Mart 2025 tarihinde çoklu organ yetmezliği sebebiyle aramızdan ayrıldı EDİP AKBAYRAM. Gerçekten mükemmel bir ses, mükemmel bir kişilik, mükemmel bir sanatçıydı. Ben, her ne kadar “Başın öne eğilmesin, aldırma gönül aldırma” şarkısıyla sembolleştirsem de ilk tanıdığım yıllarda “Hızlı hızlı giden yolcu, şu mezarda bir garip var” diye seslendirdiği şarkısıyla beni çok etkilemişti. Yani İstiklal Marşı’ndaki, “Bastığın yerleri “Toprak” diyerek geçme tanı! Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı!” sözlerinin önemini beynimize işlediğimiz gibi Edip Akbayram’ın adeta “Mezar yakınlarından geçerken altında yatanları asla unutmayın” sözleri kafamda derin yer edindi. O sebepledir ki her mezarlıklardan geçerken orada yatanlara bir “Fatiha” göndermeyi alışkanlık edinmişimdir. Güzel insandı, büyük sanatçıydı. En önemlisi de mütevaziliğiyle gönüllerde taht kurmuştu. Allah’tan rahmetler diliyorum, sevenlerine, hayranlarına başsağlığı diliyorum. Bir daha gelmez Edip Akbayram ve onun gibileri. Işıklar içinde uyu güzel insan...
Ekleme Tarihi: 04 Mart 2025 - Salı

RAMAZANI GÜZEL YAŞAMAK

Bir Ramazan-ı Şerif ayına daha ulaştık. Bu sevinci, bu faziletli ayın güzelliklerini hep birlikte yaşamaya başladık. Mesele oruç tutan, tutmayan değil, oruç tutan insanların tutmayanlara, tutmayanların da oruç tutanlara hoş görüyle bakmasıdır.
Ramazan’a geldik, 29 gün sürecek oruç ayında insanları en fazla zorlayan durum kesinlikle mutfak masraflarıdır. En önemlisi de bu masrafların fırsatçılık yapılarak artırılmasıdır. İşte bu durum da müslüman bir ülkenin en üzücü durumudur.
Evet, bu aydaki en önemli konulardan birisi de oruç tutmak, orucu tutarken ahlâkta, kişilikte, karakterde, davranışta, toplumsal diyalogta, evde, işte, çarşıda, sokakta, trafikte, alışverişte, ticarette, siyasette kısacası yaşamın her alanında, Ramazanın her gününde orucun, Ramazan ayının gerektirdiği gibi davranmak önemlidir. Yani sadece oruç tutmak, yiyip içmemek değildir mesele!.. Ramazan ayında gıybet, dedikodu, küfür, hakaret, yalan, dolan insanlardan uzak olmalıdır. Oruçla birlikte o kötü durumlardan da oldukça uzak durmalıyız.
Şimdi bazıları diyecek ki; bizler müslüman olarak sadece Ramazan ayında değil, her zaman temiz, düzgün, güzel olmamız gerekmez mi?.. Tabii ki öyle ancak ne yazık ki bu güzellikleri yaşamımızda muhafaza edemiyoruz. Keşke öyle olsa!...
Önceki gün bir haber duydum. Bu habere göre Avrupa ülkesindeki bir futbol takımının ülkemize maç yapmaya geleceği belirtilmiş. Bu bildirimde Türkiye’nin müslüman bir ülke olduğu, içinde bulundukları Ramazan ayı sebebiyle sporcuların ve taraftarların sokaklarda, açık alanlarda bir şeyler yememeleri, özellikle alkollü içeceklerin ulu orta kullanılma-ması, oruca ve oruçluya saygı gösterilmesi istenmiş. 
Şaşırdım...
Ayrıca da çok güzel, anlamlı bir davranış olarak değerlendirdim. Zira bir dine mensup toplumdaki insanların başka bir dindeki insanlara saygı duyması, hoşgörüyle bakması o dinin temelindeki kurallardan birisi değil midir?...
Bu ve bunun gibi anlamlı davranan insanlara saygılarımla...
 
BİR EFSANE DAHA GÖÇTÜ GİTTİ
 
O, 1950 yılında doğmuş. Henüz dokuz aylıkken de çocuk felcine yakalandı. Zaten müziğe karşı ilgisi de çocukluk yıllarında başlamış. Yaklaşık 55 yıllık sanat sürecinde hepsi birbirinden değerli sayısız, mükemmel şarkıları bizlere hediye etti.
Pazar günü yani 2 Mart 2025 tarihinde çoklu organ yetmezliği sebebiyle aramızdan ayrıldı EDİP AKBAYRAM. Gerçekten mükemmel bir ses, mükemmel bir kişilik, mükemmel bir sanatçıydı.
Ben, her ne kadar “Başın öne eğilmesin, aldırma gönül aldırma” şarkısıyla sembolleştirsem de ilk tanıdığım yıllarda “Hızlı hızlı giden yolcu, şu mezarda bir garip var” diye seslendirdiği şarkısıyla beni çok etkilemişti. Yani İstiklal Marşı’ndaki, “Bastığın yerleri “Toprak” diyerek geçme tanı! Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı!” sözlerinin önemini beynimize işlediğimiz gibi Edip Akbayram’ın adeta “Mezar yakınlarından geçerken altında yatanları asla unutmayın” sözleri kafamda derin yer edindi. O sebepledir ki her mezarlıklardan geçerken orada yatanlara bir “Fatiha” göndermeyi alışkanlık edinmişimdir.
Güzel insandı, büyük sanatçıydı. En önemlisi de mütevaziliğiyle gönüllerde taht kurmuştu. Allah’tan rahmetler diliyorum, sevenlerine, hayranlarına başsağlığı diliyorum. Bir daha gelmez Edip Akbayram ve onun gibileri. Işıklar içinde uyu güzel insan...
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (2)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Hüseyin Demir Gazeteci
(07.03.2025 15:40 - #665)
Hayırlı Ramazanlar dinliyorum. Edip Akbayram ada allah rahmet eylesin..
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Hüseyin Demir Gazeteci
(07.03.2025 15:40 - #666)
Hayırlı Ramazanlar dinliyorum. Edip Akbayram ada allah rahmet eylesin..
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.