Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

10 OCAK’IN ARDINDAN

10 Ocak “Çalışan Gazeteciler Günü” nü geçen hafta yaşadık. Bizlere hediye edilmiş bu günde gazeteciliğin güzelliğini elimizden geldiğince kendi çapımızca yaşamaya çalışıyoruz. Bu 10 Ocak’ta ise oldukça kısılmış kutlama programlarıyla karşılaştık. Gene de hatırlayanlara, hal hatır soranlara selâm olsun. Gazeteciler ve gazetecilikle ilgili yıl içerisinde 3-4 kutlama günü yer alıyor. Her ne kadar “21 Ekim: Dünya Gazeteciler Günü”, “10 Ocak: Çalışan Gazeteciler Günü”, “3 Mayıs: Dünya Basın Özgürlüğü Günü”, “24 Temmuz: Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü”, “2 Kasım: Gazetecilere Karşı İşlenen Suçlarda Cezasızlıkla Mücadele Uluslararası Günü” olarak kutlansa da bizim camiada en fazla kabul göreni 10 OCAK ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ’dür. Elbette ki gazetecilerin belirli bir günde hatırlanması, yaptıkları işin zorluklarının anlatılması, zorluğunun konuşulması ve dahilinde gururlarının okşanması güzel bir durum. Ancak bu günü bir kutlamadan öte, gazetecilik görevinin ele alınması, sorgulanması günü kabul edilmesi çok önemlidir.  Günümüzde bir çok gazetecinin ticari bir “mal” (!) gibi parayla satın alındığı ortamda çok az sayıda kalan doğru, dürüst gazeteciyi de tüketmek üzereyiz. Zaten bunlar da yok olursa bu mesleğin adının değişmesi de kaçınılmaz bir gerçektir. Birileri de sizi parayla satın aldıysa onun sizi istediği gibi kullanmayı kabul etmiş ve isteklerine baştan tamam demişsinizdir. Artık o işlerin de geri dönüşü asla olmaz. Siz artık parayla satın alınan ve doğru yanlış demeden her şeyi yapabilecek basit insanlar sınıfına girmişsiniz demektir. Benim nezdimde ve gözümde gazetecilik de kutsal bir meslektir. Tıpkı öğretmen gibi, adalet mensupları gibi, ne yazık ki; eskilerde kalan imamlık gibi, polis, asker güvenlik güçleri gibi... Çünkü yaptığınız bir işte başka birinin hayatını, kaderini etkiliyor ya da değiştirebiliyorsanız size ÇOK BÜYÜK VEBAL DÜŞMEKTEDİR... Ve bu meslekler bana göre hem KUTSALDIR, hem de ZOR!... Bir gazeteci asla ve asla başka birilerinin isteğiyle, etkisiyle, parasıyla haber ve yorum yapmamalıdır. Çünkü o haber veya yazı başka birinin hayatını etkileyebilir ya da dünyasını karartabilir. Hatta yaşamdan kopmasına sebep olabilir. Zira bugün birileri için menfaat karşılığı haber yapanlar sıkça örneklerini gördüğümüz gibi bu işi meslek haline getirmektedirler. Gazetecilikte bizim atadan öğrendiğimiz ilk prensip ve kural; “KALEMİNİ KIR AMA ASLA SATMA”dır. Ve bu prensipten de meslek hayatımızın başlangıcından beri asla ayrılmadık. Ayrılmayı da aklımıza bile getirmeyiz. Sonuç olarak başkalarının ne yaptığı bizi ilgilendirmiyor. Zira onlar da bu yanlışları yapmasalar bizim kıymetimiz hiç bilinmeyecek. Evet çok doğru, onlar kadar beleşten para kazanamıyoruz, onlar gibi üst mevkidekilerden rağbet görmüyoruz, onların yararlandığı arpalıklardan bizler yararlanmıyoruz. Ama çok iyi biliyoruz ki; onlara rağbet gösterenler de korktuklarından, yaptıkları yanlış ve usulsüz işlerin ifşa edilme endişesindendir. Ancak böyle olunca da toplum maalesef sapla samanı karıştırabilmektedir. O da önemli değil. Önemli olan akşam başınızı yastığa koyduğunuzda ya da yaşayacağımıza inandığımız “hesap günü” geldiğinde alnımız açık olarak dimdik ayakta durabilmektir aslolan... Yaşadığımız ve geçirdiğimiz her Gazeteciler Günü’nün ardından bu gibi sitemli konular geliyor aklıma. Daha yazılacak, yaptıkları yanlışları, yedikleri devlet mallarını, işledikleri suçları, yolsuzlukları tokat gibi yüzlerine vurulacak çok insan var ama bize uymuyor. Dinimizde bile; insanın yüzsüzlüğünü yüzüne vurma der. Ancak kendileri de bir türlü bunları anlamıyor be kardeşim... Gazetecilik mesleğini hak yemeden, hukuktan sapmadan, vatanını, milletini, insanları, hayvanları, doğayı severek yapan, yalan, yanlış ve parayla haber yapmayan doğru, dürüst bütün meslektaşlarımızın GAZETECİLER GÜNÜ’nü yürekten kutlarım. 
Ekleme Tarihi: 14 Ocak 2025 - Salı

10 OCAK’IN ARDINDAN

10 Ocak “Çalışan Gazeteciler Günü” nü geçen hafta yaşadık. Bizlere hediye edilmiş bu günde gazeteciliğin güzelliğini elimizden geldiğince kendi çapımızca yaşamaya çalışıyoruz. Bu 10 Ocak’ta ise oldukça kısılmış kutlama programlarıyla karşılaştık. Gene de hatırlayanlara, hal hatır soranlara selâm olsun.
Gazeteciler ve gazetecilikle ilgili yıl içerisinde 3-4 kutlama günü yer alıyor. Her ne kadar “21 Ekim: Dünya Gazeteciler Günü”, “10 Ocak: Çalışan Gazeteciler Günü”, “3 Mayıs: Dünya Basın Özgürlüğü Günü”, “24 Temmuz: Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü”, “2 Kasım: Gazetecilere Karşı İşlenen Suçlarda Cezasızlıkla Mücadele Uluslararası Günü” olarak kutlansa da bizim camiada en fazla kabul göreni 10 OCAK ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ’dür.
Elbette ki gazetecilerin belirli bir günde hatırlanması, yaptıkları işin zorluklarının anlatılması, zorluğunun konuşulması ve dahilinde gururlarının okşanması güzel bir durum. Ancak bu günü bir kutlamadan öte, gazetecilik görevinin ele alınması, sorgulanması günü kabul edilmesi çok önemlidir. 
Günümüzde bir çok gazetecinin ticari bir “mal” (!) gibi parayla satın alındığı ortamda çok az sayıda kalan doğru, dürüst gazeteciyi de tüketmek üzereyiz. Zaten bunlar da yok olursa bu mesleğin adının değişmesi de kaçınılmaz bir gerçektir. Birileri de sizi parayla satın aldıysa onun sizi istediği gibi kullanmayı kabul etmiş ve isteklerine baştan tamam demişsinizdir. Artık o işlerin de geri dönüşü asla olmaz. Siz artık parayla satın alınan ve doğru yanlış demeden her şeyi yapabilecek basit insanlar sınıfına girmişsiniz demektir.
Benim nezdimde ve gözümde gazetecilik de kutsal bir meslektir. Tıpkı öğretmen gibi, adalet mensupları gibi, ne yazık ki; eskilerde kalan imamlık gibi, polis, asker güvenlik güçleri gibi... Çünkü yaptığınız bir işte başka birinin hayatını, kaderini etkiliyor ya da değiştirebiliyorsanız size ÇOK BÜYÜK VEBAL DÜŞMEKTEDİR... Ve bu meslekler bana göre hem KUTSALDIR, hem de ZOR!...
Bir gazeteci asla ve asla başka birilerinin isteğiyle, etkisiyle, parasıyla haber ve yorum yapmamalıdır. Çünkü o haber veya yazı başka birinin hayatını etkileyebilir ya da dünyasını karartabilir. Hatta yaşamdan kopmasına sebep olabilir. Zira bugün birileri için menfaat karşılığı haber yapanlar sıkça örneklerini gördüğümüz gibi bu işi meslek haline getirmektedirler. Gazetecilikte bizim atadan öğrendiğimiz ilk prensip ve kural; “KALEMİNİ KIR AMA ASLA SATMA”dır. Ve bu prensipten de meslek hayatımızın başlangıcından beri asla ayrılmadık. Ayrılmayı da aklımıza bile getirmeyiz.
Sonuç olarak başkalarının ne yaptığı bizi ilgilendirmiyor. Zira onlar da bu yanlışları yapmasalar bizim kıymetimiz hiç bilinmeyecek. Evet çok doğru, onlar kadar beleşten para kazanamıyoruz, onlar gibi üst mevkidekilerden rağbet görmüyoruz, onların yararlandığı arpalıklardan bizler yararlanmıyoruz. Ama çok iyi biliyoruz ki; onlara rağbet gösterenler de korktuklarından, yaptıkları yanlış ve usulsüz işlerin ifşa edilme endişesindendir. Ancak böyle olunca da toplum maalesef sapla samanı karıştırabilmektedir.
O da önemli değil. Önemli olan akşam başınızı yastığa koyduğunuzda ya da yaşayacağımıza inandığımız “hesap günü” geldiğinde alnımız açık olarak dimdik ayakta durabilmektir aslolan...
Yaşadığımız ve geçirdiğimiz her Gazeteciler Günü’nün ardından bu gibi sitemli konular geliyor aklıma. Daha yazılacak, yaptıkları yanlışları, yedikleri devlet mallarını, işledikleri suçları, yolsuzlukları tokat gibi yüzlerine vurulacak çok insan var ama bize uymuyor. Dinimizde bile; insanın yüzsüzlüğünü yüzüne vurma der. Ancak kendileri de bir türlü bunları anlamıyor be kardeşim...
Gazetecilik mesleğini hak yemeden, hukuktan sapmadan, vatanını, milletini, insanları, hayvanları, doğayı severek yapan, yalan, yanlış ve parayla haber yapmayan doğru, dürüst bütün meslektaşlarımızın GAZETECİLER GÜNÜ’nü yürekten kutlarım. 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.