Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

ÇOK KAZANMAK İÇİN NE YAPILIR

Ülkemizdeki bütün esnaflar, işyerleri, vatandaşlar, yani bütün memleket denetim ve vergi kıskacı altında. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yeni vergileri çıkarmak ve uygulayabilmek için, gelir elde etmek için getirdiği sistemin bu olduğu belirtiliyor. Bir ülkede denetimlerin olması, gelirlerin vergilerinin ödenmesi, ödemeyenlerin tespit edilip gereğinin yapılması elbette nizami bir şey. Hatta bana göre esnaf, vatandaşlar, işyerleri, avmler, holdingler yasalara göre davranmalı, bunlara hiç gerek duyulmamalıdır. Böyle bir şey oluyor mu derseniz ona da “maalesef” cevabını vermek zorunda kalıyoruz. Buradaki en önemli konu şudur; Sizler bunları yaparken, ekonomik krizi aşmak için yeni yeni vergiler çıkarıp uygulamaya koyarken hep vatandaşı ve küçük esnafı sıkıştırıyorsunuz ya!. Peki bazı şirket ve kuruluşlara sebebi ve miktarları belli olmayan, açıklanmayan, yüksek meblağlardaki VERGİ AFFI’nı neden yapıyorsunuz? Onların korunup kollanmasının, milyonlarca lira borçlarının silinmesinin sebebi nedir?... Peki, onların borçlarını sildiniz. Silinen borçlar bile milyonlarca vatandaş ve küçük esnafa yazdığınız-yazacağınız cezaların çok üstünde olması sizleri hiç düşündürmüyor mu? Doğrusu beni düşündürüyor. Başta da söylediğim gibi herkes vergisini, borcunu kaçmadan, kaçırmadan, eksiksiz şekilde ödemelidir. Ama milyonlardan kuruş kuruş para toplamak için açık arayıp da ceza yazacağınıza şu affettiğiniz, sildiğiniz borçları da lütfen tahsil edin. Böyle adalet olur mu? Bu haksızlığı, kul hakkını bunca millet affeder mi? Şimdi hedef küçük esnaftan da alta inerek insanların küçük tasarruflarına kadar uzadı. Adamın kırık dökük bir evi veya küçücük bir apart dairesi var, oradan aldığı bin liranın peşine düşülmüş. Yapabiliyor musunuz 20-30-50, 300 dairesi olan emlak milyarderi insanların kira gelirlerini kuruşu kuruşuna takip etme işini? O zaman tamam diyelim, aferin diyelim. Ama herkes de biliyor onlara bu kadar denetim olup olmadığını. Bu gelişmelerin ışığında küçük esnaf kredi kartı için pos kullanmaya zorlanıyor. Ama pos cihazının bedeli, makinanın kirası, arıza-bakım bedeli, geçtiğin karttan kesilen komisyon nereye varıyor bilen var mı? Ayrıca bu küçük esnaf tabii ki zamanında ve düzenli şekilde fatura kesmek, bunları işletmek, mevzuatlara uymak zorunda. Ancak geçenlerde şahit olduğun bir durum da çok garipsediğim bir olay olarak karşıma çıktı. İnternette çok bilinen firmadan alınan bir ürünün faturası kutunun içinden çıkmadı. Yapılan araştırmalardan, görüşülen telefonlardan da bir sonuç çıkmadı. Nasıl oluyor böyle bir durum. O firmaların girdileri çıktıları hiç denetlenmiyor mu? Öte yandan trilyonluk firmalar milyarlık ürünleri stoklamış, fiyatların yükselmesini beklerken yine küçük esnafa gözü dikiyorlar. Adamın kullanacağı ya da sürekli lazım olan deposundaki ürünlerine “değer kazanma vergisi” gibi bir derde düşülmüş. Daha yakın zamanda hepimizin şahit olduğu milyonluk araçları saklayıp da yüzde 30, yüzde 50 yüksek fiyatla sattıklarında niye müdahale etmediniz. Ya üç harfli zincir mağazalar!... Adamlar tırlarla aldıkları malları bir süre beklettikten sonra istedikleri fiyata satmıyorlar mı? Kim ne diyebiliyor. Kimse niye bir şey diyemiyor. Üstelik ülkedeki birçok fiyatların belirlenmesindeki tek söz sahibi kendileri değil mi?.. Şimdi verilecek cevaplar arasında, “onlara da gerekli denetim ve yaptırımlar uygulanıyor, hatta ceza bile yazılıyor”. Trilyonları götüren firmalarla bin lira kira geliri olan insanları nasıl bir tutarsınız? Tabii ki size göre bu konular bizi aşıyor. Aşsın bakalım, sandık gelince sizleri de aşacak!...
Ekleme Tarihi: 17 Eylül 2024 - Salı

ÇOK KAZANMAK İÇİN NE YAPILIR

Ülkemizdeki bütün esnaflar, işyerleri, vatandaşlar, yani bütün memleket denetim ve vergi kıskacı altında. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yeni vergileri çıkarmak ve uygulayabilmek için, gelir elde etmek için getirdiği sistemin bu olduğu belirtiliyor.
Bir ülkede denetimlerin olması, gelirlerin vergilerinin ödenmesi, ödemeyenlerin tespit edilip gereğinin yapılması elbette nizami bir şey. Hatta bana göre esnaf, vatandaşlar, işyerleri, avmler, holdingler yasalara göre davranmalı, bunlara hiç gerek duyulmamalıdır. Böyle bir şey oluyor mu derseniz ona da “maalesef” cevabını vermek zorunda kalıyoruz.
Buradaki en önemli konu şudur;
Sizler bunları yaparken, ekonomik krizi aşmak için yeni yeni vergiler çıkarıp uygulamaya koyarken hep vatandaşı ve küçük esnafı sıkıştırıyorsunuz ya!. Peki bazı şirket ve kuruluşlara sebebi ve miktarları belli olmayan, açıklanmayan, yüksek meblağlardaki VERGİ AFFI’nı neden yapıyorsunuz?
Onların korunup kollanmasının, milyonlarca lira borçlarının silinmesinin sebebi nedir?...
Peki, onların borçlarını sildiniz. Silinen borçlar bile milyonlarca vatandaş ve küçük esnafa yazdığınız-yazacağınız cezaların çok üstünde olması sizleri hiç düşündürmüyor mu? Doğrusu beni düşündürüyor.
Başta da söylediğim gibi herkes vergisini, borcunu kaçmadan, kaçırmadan, eksiksiz şekilde ödemelidir. Ama milyonlardan kuruş kuruş para toplamak için açık arayıp da ceza yazacağınıza şu affettiğiniz, sildiğiniz borçları da lütfen tahsil edin. Böyle adalet olur mu? Bu haksızlığı, kul hakkını bunca millet affeder mi?
Şimdi hedef küçük esnaftan da alta inerek insanların küçük tasarruflarına kadar uzadı. Adamın kırık dökük bir evi veya küçücük bir apart dairesi var, oradan aldığı bin liranın peşine düşülmüş. Yapabiliyor musunuz 20-30-50, 300 dairesi olan emlak milyarderi insanların kira gelirlerini kuruşu kuruşuna takip etme işini? O zaman tamam diyelim, aferin diyelim. Ama herkes de biliyor onlara bu kadar denetim olup olmadığını.
Bu gelişmelerin ışığında küçük esnaf kredi kartı için pos kullanmaya zorlanıyor. Ama pos cihazının bedeli, makinanın kirası, arıza-bakım bedeli, geçtiğin karttan kesilen komisyon nereye varıyor bilen var mı?
Ayrıca bu küçük esnaf tabii ki zamanında ve düzenli şekilde fatura kesmek, bunları işletmek, mevzuatlara uymak zorunda.
Ancak geçenlerde şahit olduğun bir durum da çok garipsediğim bir olay olarak karşıma çıktı. İnternette çok bilinen firmadan alınan bir ürünün faturası kutunun içinden çıkmadı. Yapılan araştırmalardan, görüşülen telefonlardan da bir sonuç çıkmadı. Nasıl oluyor böyle bir durum. O firmaların girdileri çıktıları hiç denetlenmiyor mu?
Öte yandan trilyonluk firmalar milyarlık ürünleri stoklamış, fiyatların yükselmesini beklerken yine küçük esnafa gözü dikiyorlar. Adamın kullanacağı ya da sürekli lazım olan deposundaki ürünlerine “değer kazanma vergisi” gibi bir derde düşülmüş. Daha yakın zamanda hepimizin şahit olduğu milyonluk araçları saklayıp da yüzde 30, yüzde 50 yüksek fiyatla sattıklarında niye müdahale etmediniz.
Ya üç harfli zincir mağazalar!...
Adamlar tırlarla aldıkları malları bir süre beklettikten sonra istedikleri fiyata satmıyorlar mı? Kim ne diyebiliyor. Kimse niye bir şey diyemiyor. Üstelik ülkedeki birçok fiyatların belirlenmesindeki tek söz sahibi kendileri değil mi?..
Şimdi verilecek cevaplar arasında, “onlara da gerekli denetim ve yaptırımlar uygulanıyor, hatta ceza bile yazılıyor”. Trilyonları götüren firmalarla bin lira kira geliri olan insanları nasıl bir tutarsınız?
Tabii ki size göre bu konular bizi aşıyor. Aşsın bakalım, sandık gelince sizleri de aşacak!...
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.