Anayasa Mahkemesi, MİT TIR’larına ilişkin haber nedeniyle 26 Kasım’dan bu yana tutuklu olan gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül için ‘hak ihlali’ kararı vererek tahliye yolunu açtı. Kararda ‘kuvvetli suç şüphesinin olmadığı’ da vurgulandı.
92 gündür tutuklu olan iki gazeteci Türkiye Cumhuriyeti’nin en üstündeki hukuki bir kurum tarafından serbest bırakıldı. Ancak bu karar bazılarını rahatsız etti. Özellikle iktidar kanadı kararı eleştirerek hukuku baskı altına almaya yönelik açıklamalar yapmaktadırlar.
Bu kararın doğruluğunu veya yanlışlığını tartışmak bize düşmez. Ancak bireysel gücü elinde tutanlar hukuksal gücü de elinden bırakmak istememektedirler. Ülkemiz adli kurumları bu gücün gölgesinde karar vermekte zorlanmaktalar ve üzerlerindeki “baskı” sebebiyle rahat çalışamamaktadırlar.
Ülkemiz yargısı ne yazık ki, geçmişten bu yana “farklı” bir süreçten geçmektedir. Konuyla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçtiği bir, TBMM’nin seçtiği iki üye ihlal kararına karşı oy kullandı. Başkan Zühtü Arslan ile 11 üye ise ihlal yönünde oy verdi.
Karardan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) tutuklu gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül için verdiği tahliye kararını değerlendirerek, "AYM bu şekilde bir karar vermiş olabilir. Ben AYM’nin kararına sessiz kalırım. Verdiği karara uymuyorum. Saygı da duymuyorum" dedi.
Sonuçta ülkemizin Cumhurbaşkanı AYM kararına saygı duymadığını belirtti. Ülkemiz büyümeye, ilerlemeye, demokratikleşmeye, çalışadursun, herkes habire hukukun üstünlüğünden bahsededursun bakalım...
Anasayfa
Yazarlar
Avni Erdal Sarıoğlu
Yazı Detayı
Bu yazı 1658+ kez okundu.
HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ
Anayasa Mahkemesi, MİT TIR’larına ilişkin haber nedeniyle 26 Kasım’dan bu yana tutuklu olan gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül için ‘hak ihlali’ kararı vererek tahliye yolunu açtı. Kararda ‘kuvvetli suç şüphesinin olmadığı’ da vurgulandı. 92 gündür tutuklu olan iki gazeteci Türkiye Cumhuriyeti’nin en üstündeki hukuki bir kurum tarafından serbest bırakıldı. Ancak bu karar bazılarını rahatsız etti. Özellikle iktidar kanadı kararı eleştirerek hukuku baskı altına almaya yönelik açıklamalar yapmaktadırlar. Bu kararın doğruluğunu veya yanlışlığını tartışmak bize düşmez. Ancak bireysel gücü elinde tutanlar hukuksal gücü de elinden bırakmak istememektedirler. Ülkemiz adli kurumları bu gücün gölgesinde karar vermekte zorlanmaktalar ve üzerlerindeki “baskı” sebebiyle rahat çalışamamaktadırlar. Ülkemiz yargısı ne yazık ki, geçmişten bu yana “farklı” bir süreçten geçmektedir. Konuyla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçtiği bir, TBMM’nin seçtiği iki üye ihlal kararına karşı oy kullandı. Başkan Zühtü Arslan ile 11 üye ise ihlal yönünde oy verdi. Karardan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) tutuklu gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül için verdiği tahliye kararını değerlendirerek, "AYM bu şekilde bir karar vermiş olabilir. Ben AYM’nin kararına sessiz kalırım. Verdiği karara uymuyorum. Saygı da duymuyorum" dedi. Sonuçta ülkemizin Cumhurbaşkanı AYM kararına saygı duymadığını belirtti. Ülkemiz büyümeye, ilerlemeye, demokratikleşmeye, çalışadursun, herkes habire hukukun üstünlüğünden bahsededursun bakalım...
Ekleme
Tarihi: 02 Mart 2016 - Çarşamba
HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.