Ülke gündeminde gerginlik oldukça had safhaya yükseldi. Bir tarafta yürekleri yakan ve 44 polis ile sivil vatandaşımızın şehit olduğu hain PKK saldırıları, diğer yandan Irak’ta, Suriye’de alev topu gibi yükselmeye devam eden kargaşa ve savaş! Memleketin görünen gündemi böyle iken görünmeyen tarafta “başkanlık” için iki partinin desteği ile meclisten geçirilen öneri var... Meclis’te muhalefet yok! MHP, daha doğrusu Bahçeli iktidarla birlikte hareket edince CHP’nin de bir fonksiyonu kalmadı. Zaten gücü de yetmiyor. Ayrıca Cumhuriyet Halk Partisi üst düzey kurmayları kendi arasındaki birlikteliği sağlayamıyorlar. Durum böyle olunca muhalefet yapacağı yerde kendi bünyesindeki muhalefetle uğraşma derdine düşüyor. Şimdi şöyle basit ama dürüst bir şekilde düşünelim, ülkemizin başkanlık sistemine ihtiyaç var mı? Şayet gerekiyorsa bilenler bilmeyenlere anlatsın, boşu boşuna muhalefet yapmasın. Topyekün başkanlık sistemini uygulamaya başlayalım. Başımızda yıllardır AKP hükümeti var. Yapılan güzel şeyler oldu. Oldukça büyük projeler de hayata geçirildi. Bunlar, bugünkü parlamenter sistemle yapılabildiğine göre neden ısrarla başkanlık deyip duruyoruz. Diğer bir konuya gelince cumartesi akşam saatlerinde ülkemizi sarsan hain saldırının ertesi günü bir spor gazetesinin dahi bu acı haberi birinci sayfadan sürmanşet vermesine rağmen “yandaş” diye itham edilen birçok gazetenin bu acı yerine “başkanlık” şarlatanlığı da Türk Basın tarihe farklı bir başlıkla geçecek notlardan birisi olur herhalde...