Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

Prof. Dr. Mehmet Akif ERDOĞRU
Köşe Yazarı
Prof. Dr. Mehmet Akif ERDOĞRU
 

BANAZ VE ULUBEY’DE 1915 YILINDA ÇEKİRGE İSTİLASI

Anadolu coğrafyası tarih boyunca çekirge istilasına maruz kaldı. Özellikle Afrika'dan gelen çekirgeler, zirai ürünlere çok zarar verdi. Kıbrıs, Orta Doğu ülkeleri ve Türkiye, çekirge afetiyle mücadele etmeye çalıştılar. Osmanlı resmi belgelerinde kimi zaman “afat-ı semaviyye” olarak nitelenen çekirgeler, genellikle Afrika'dan Türkiye'ye geliyordu. Osmanlı idarecileri bunları “sahra çekirgesi” olarak tanımlamıştı.  1915 yılının Nisan ve Mayıs aylarında, Ulubey ve Banaz bölgeleri çekirge istilasına uğrayınca, İstanbul hükümeti bir dizi tedbir almak istedi. İlk tedbir olarak Uşak'tan bölgeye Jandarma gönderilmek istendi ama İstanbul hükümeti buna gerek olmadığı sonucuna vardı. 1920'li ve 930'lu yıllar boyunca (1922, 1923, 1924, 1926, 1931 ve sonrası) Ankara Hükümeti bir yandan düşmanla mücadele ederken, diğer taraftan da neredeyse tüm Türkiye'yi istila eden çekirge afetiyle mücadele ediyordu. 1923'te TBMM Bütçesine çekirge ile mücadele için tahsisat konuldu. 1924'te Diyarbakır, Urfa, Siverek ve Mardin'de çekirgeler zarar vermeye devam ediyordu. 1926'da Doğu vilayetlerinin tümünü çekirgeler bastı. 1930'da da çekirge istilası devam ediyordu. Çekirge sadece Türkiye'yi değil, o yıllarda, tüm Orta Doğu'yu istila etmişti. Çekirge ile mücadele için Suriye, Irak, Filistin ve Şarki Erden müşterek hareket etmeye karar verdiler. 1925'te Halep ve Şam'da yapılan Çekirge Konferansına Türkiye iki delege ile katıldı. 20 Mayıs 1926'da merkezi Şam olmak üzere Beynelmilel Çekirge Mücadele İstihbarat Müessesesi (Uluslararası Çekirge İstihbarat Ofisi) kuruldu. Bu ofisle ülkeler birbirleriyle bilgi paylaşımı yapacaktı. Her ülke kendi delegelerinin masraflarını karşılamakla yükümlüydü. 16 Haziran 1926'da tarih ve 858 numara ile Çekirge Kanunu Resmi Gazetede yayımlandı. Buna göre, çekirge istilasını gören kişiler hemen mahalli hükümete ihbarda bulunacaktı. Muhbire para yardımı yapılacaktı. Muhtar ve azalara da mükâfatlar (para) verilecekti. İstila bölgesinde içinde askerlerin de bulunduğu bir komisyon kurulacaktı. Bunun için tahsisat ayrıldı. On beş yaşından büyük herkesin çekirge ile mücadele yapması zorunlu tutuldu. Yapmayanlara para cezası verilecekti. İtlaf edilen çekirgeleri vatandaş kendi vasıtalarıyla taşıyacak, tarlasını kendi imkânlarıyla sürecekti. Eğer işgücü yeterli değilse, çevre köylerle işbirliği yapılacaktı. Bu kanunla, 7 Mart 1332 (20 Mart 1916) tarihli çekirge kanunu yürürlükten kaldırıldı. Çekirge ile mücadele için yurtdışından çinko levha, arsenik ve karbon satın alındı. 1931'de İzmir ve çevresini istila eden çekirgelerle mücadele etmek için İngiltere'den Mr. Uvarof adında bir uzman getirtildi. Bu zatın masrafları da Türkiye tarafından karşılandı. Mustafa Kemal'in bu zatın masraflarının devlet hazinesinden karşılanmasına onay verdiği belgelenebiliyor. 1945'te Urfa'da çekirgeyle hala mücadele ediliyordu. Türkiye, Amman'da yapılan çekirge kongresine de katıldı. Orta doğu ülkeleri için büyük bir sorun olan çekirge istilası ile mücadele daha sonraki yıllarda da devam etti. 
Ekleme Tarihi: 26 Ocak 2024 - Cuma

BANAZ VE ULUBEY’DE 1915 YILINDA ÇEKİRGE İSTİLASI

Anadolu coğrafyası tarih boyunca çekirge istilasına maruz kaldı. Özellikle Afrika'dan gelen çekirgeler, zirai ürünlere çok zarar verdi.
Kıbrıs, Orta Doğu ülkeleri ve Türkiye, çekirge afetiyle mücadele etmeye çalıştılar. Osmanlı resmi belgelerinde kimi zaman “afat-ı semaviyye” olarak nitelenen çekirgeler, genellikle Afrika'dan Türkiye'ye geliyordu. Osmanlı idarecileri bunları “sahra çekirgesi” olarak tanımlamıştı. 
1915 yılının Nisan ve Mayıs aylarında, Ulubey ve Banaz bölgeleri çekirge istilasına uğrayınca, İstanbul hükümeti bir dizi tedbir almak istedi. İlk tedbir olarak Uşak'tan bölgeye Jandarma gönderilmek istendi ama İstanbul hükümeti buna gerek olmadığı sonucuna vardı. 1920'li ve 930'lu yıllar boyunca (1922, 1923, 1924, 1926, 1931 ve sonrası) Ankara Hükümeti bir yandan düşmanla mücadele ederken, diğer taraftan da neredeyse tüm Türkiye'yi istila eden çekirge afetiyle mücadele ediyordu.
1923'te TBMM Bütçesine çekirge ile mücadele için tahsisat konuldu. 1924'te Diyarbakır, Urfa, Siverek ve Mardin'de çekirgeler zarar vermeye devam ediyordu. 1926'da Doğu vilayetlerinin tümünü çekirgeler bastı. 1930'da da çekirge istilası devam ediyordu.
Çekirge sadece Türkiye'yi değil, o yıllarda, tüm Orta Doğu'yu istila etmişti. Çekirge ile mücadele için Suriye, Irak, Filistin ve Şarki Erden müşterek hareket etmeye karar verdiler. 1925'te Halep ve Şam'da yapılan Çekirge Konferansına Türkiye iki delege ile katıldı. 20 Mayıs 1926'da merkezi Şam olmak üzere Beynelmilel Çekirge Mücadele İstihbarat Müessesesi (Uluslararası Çekirge İstihbarat Ofisi) kuruldu. Bu ofisle ülkeler birbirleriyle bilgi paylaşımı yapacaktı. Her ülke kendi delegelerinin masraflarını karşılamakla yükümlüydü.
16 Haziran 1926'da tarih ve 858 numara ile Çekirge Kanunu Resmi Gazetede yayımlandı. Buna göre, çekirge istilasını gören kişiler hemen mahalli hükümete ihbarda bulunacaktı. Muhbire para yardımı yapılacaktı. Muhtar ve azalara da mükâfatlar (para) verilecekti. İstila bölgesinde içinde askerlerin de bulunduğu bir komisyon kurulacaktı. Bunun için tahsisat ayrıldı. On beş yaşından büyük herkesin çekirge ile mücadele yapması zorunlu tutuldu. Yapmayanlara para cezası verilecekti. İtlaf edilen çekirgeleri vatandaş kendi vasıtalarıyla taşıyacak, tarlasını kendi imkânlarıyla sürecekti. Eğer işgücü yeterli değilse, çevre köylerle işbirliği yapılacaktı.
Bu kanunla, 7 Mart 1332 (20 Mart 1916) tarihli çekirge kanunu yürürlükten kaldırıldı. Çekirge ile mücadele için yurtdışından çinko levha, arsenik ve karbon satın alındı. 1931'de İzmir ve çevresini istila eden çekirgelerle mücadele etmek için İngiltere'den Mr. Uvarof adında bir uzman getirtildi. Bu zatın masrafları da Türkiye tarafından karşılandı. Mustafa Kemal'in bu zatın masraflarının devlet hazinesinden karşılanmasına onay verdiği belgelenebiliyor.
1945'te Urfa'da çekirgeyle hala mücadele ediliyordu. Türkiye, Amman'da yapılan çekirge kongresine de katıldı. Orta doğu ülkeleri için büyük bir sorun olan çekirge istilası ile mücadele daha sonraki yıllarda da devam etti. 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (2)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Şaban KURULTAY
(30.01.2024 13:27 - #454)
Allah bu tür afetlerden muhafaza eylesin inşallah.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Şaban KURULTAY
(30.01.2024 13:27 - #455)
Allah bu tür afetlerden muhafaza eylesin inşallah.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.