Geçmişimizin tarih sayfaları savaşlarla dolu. İnsanlığın varoluşundan bu yana savaşsız bir dönem geçmemiş. Gözünü HIRS bürümüş insanlar yaşadıkları alanlara sığmamış gâh sağa gâh sola saldırılarda bulunarak toprak edinme emellerine kavuşmak için kan dökmüşlerdir. Oysa yaşanılan bu dünya oluşumundan bu güne yazılamayacak kadar insanı büyütmüş beslemiş ve hala daha yaşamaya devam edilmektedir. Kim kiminle niye savaşır diye sormayın. Bana göre savaşların birinci sebebi dünyadaki silah tüccarlarıdır. Onların bir türlü doymak bilmeyen para hırslarıdır. Amaçlarına ulaşabilmeleri için yoktan var edilen sudan sebeplerle insanları bir biriyle savaştıranlardır. Ve bunlara çanak tutan devrin yönetenleridir.
İlk baktığınız anda beş harften oluşan bu kelime ne yazık ki toprakların kanla sulanmasında en önemli olgulardan biridir.
Aklınıza şimdi buraya nereden geldik diye bir soru gelecek. Son günlerde hepimizin endişesi olan 3. Dünya Savaşı çıkıyor mu sorusu belleklerimizde cevap ararken ben de geçmişe bakarak irdelemek istedim. Yüz yıl savaşları, Haçlı seferleri, Balkan Savaşı-Osmanlı-Rus Savaşları derken 1. ve 2.ci Dünya Savaşları ile süregelen zaman dilimleri içerisinde tarih sayfalarında yer alan savaşlar insanlarımıza büyük acılar yaşatmıştır.
Olmadık sebeplerle meydana gelen savaşlar sonunda milyonlarca insan can vermiş ve acıları o ülkelerde kapanması zor yaralar açmıştır. Acısını yüreklerimizin en derinlerinde hissettiğimiz ÇANAKKALE Savaşı ve sonrasında yaşadığımız KURTULUŞ Savaşı bizim için hem gurur verici ve hem de çok acılar çektiğimiz savaşlardandır. Hiç bir insanın bu günleri tekrar yaşamasını arzu etmez iken 2. Dünya Savaşı patlak vermiş ve ülkemiz bu savaşa dahil olmamıştır. Fakat TÜRK ULUSU olarak BARIŞ için çeşitli dış ülkeler askerimizi göndererek BARIŞA katkı sağlamak için çalışmalarda bulunmuşuzdur.
Günümüzde TÜRK askeri halen 8-10 ülkede BARIŞ gücü olarak görev yapmaktadır.
Yaşadığımız TERÖR belası nedeniyle 30 yılı aşkındır verdiğimiz mücadelenin daha anlamlı olması ve kökünün kazınması adına sınır ötesi harekatlarımız devam etmektedir.
Son olarakta askerimiz LİBYA’ya giderek oradaki darbecilere karşı sivil halkı koruyacak ve destek olacaktır. Derken ABD ve İRAN arasında yaşanan vahim olaylar insanın aklına ilk etapta 3. Dünya Savaşı çıkar mı sorusunu getirmektedir. Bu soruya doğrudan evet- yada hayır demek pek olası değildir. İranlı bir üst düzey yöneticinin Irak sınırları içinde ABD tarafından öldürülmesi dünya kamu oyunun gözlerini buraya çevirmesine neden olmuştur. Öncesinde ABD’nin uğradığı saldırıya cevap olarak yapıldığı ve bu olay sonrasında her iki tarafın sertleşerek birbirlerini tehdit eder söylemlerde bulunduğunu gözlemekteyiz. Kimse terör konusunda haklı değildir. Terör her kim tarafından yapılmışsa mutlaka lanetlenmelidir. Asıl soru IRAK topraklarında ne yapmaktasınız sorusunun cevabındadır. Irak topraklarında bir İranlı ve Irak topraklarında bir ABD’li..
Bilinmektedir ki, İran ile Irak 1980'li, yıllarda 8 yıl süren bir savaş yaşamıştır. Bilinmektedir ki ABD Irak’ta Saddam’ı devirmek için girişimlerde bulunarak bu ülkenin muvazenesinin kaybına yol açmıştır. Bilinmektedir ki İsrail ile Filistin yıllardır savaş halindedir. Ve bilinmektedir ki SURİYE hala ateş çemberi ile çepeçevre sarılmış ve aslında ORTA DOĞU yıllardır kaynayan kazan olarak tarih sayfalarında yerini almıştır. Dünyanın neresinde bir silah patlıyorsa orada Amerika vardır. Bundan kurtulmakta pek mümkün görünmüyor. Zira dünyanın en büyük silah tüccarları bu ülkededir ve sinsi ülkeler İngiltere, Fransa, Almanya Rusya ve Çin gibi ülkelerde bu durumdan nemalanmaktadırlar. Onlar dünyada sessiz bir ortamı asla sevmezler. Patlayan her silah onlar için bir sevinç çığlığıdır.
LİBYA bizim için önemlidir. Akdeniz’deki menfaatlerimizin korunması adına yapılan deniz mutabakatının sonuç alması için önemlidir. Tam bu sırada İran ile ABD arasında yaşana olumsuz olaylar bizim buradaki hareketimize de sirayet edecektir. ABD her zaman İran ile düşmanlığını sürdürmüş, İran’ın nükleer silahlarda kazanacağı üstünlüğü en aza indirebilmek için zaman zaman yaptırımlar yapmış ve hatta ambargo bile uygulamıştır. Bilmiyorum kahinler ne demişlerdir ama İran ile ABD arasında yaşanacak olumsuzluklar iki ülkeyi zarara uğratır. Elbette çevresindeki bazı ülkelerde bu durumdan zarar göreceklerdir. Bu olaylara Rusya’nın, Çin’in, Fransa’nın, Almanya’nın, İngiltere’nin, Japonya’nın nasıl bakacağı da çok önemlidir. 3. Dünya Savaşı çıkar mı çıkmaz mı bilemiyoruz ama İNSANLIK her zaman zararlı çıkacaktır. Masum insanlar birkaç kendini bilmez liderin iki dudağından çıkan kelimeden zararlı çıkacaktır.
Ve geldik günümüze...
Eski tarihlerden beri alev top olan Ortadoğu’da yine gerginlik hakim. İsrail’in Filistinlilere saldırıları, zulümleri son olaylarla had safhaya çıkmıştır. Ne yazık ki tüm dünyayı ilgilendiren bu durum başta müslüman ülkeler olmak üzere tüm dünyayı kaygılandırmaktadır. Şayet tüm ülkeler hep birlikte bu işe dur demezlerse Ortadoğu çok kötü olaylara gebedir.
Umarım sağduyu hakim olur. Umarım SAVAŞSIZ bir dünya devam eder. Umarım ATATÜRK’ün dediği gibi Yurtta BARIŞ Dünyada BARIŞ olur.